Zamlar miletin belini büküyor

Adem Hüyük 

Son aylarda Avusturya medyasında yer alan haberlerin birçoğu, okuyuculardan gelen fiyat artışlarına yönelik şikayetleri içermekte. 

Medyada yer alan bir haberde, “Klosterneuburg’lu (Tulln) 18 yaşındaki bir genç kuaför ziyaretinden sonra saçları diken diken oldu” denirken, “Bir partiye gitmek için saçını kestirmek istedi ve bunun için 70 Euro ödemek zorunda kaldı.”  “Bu gerçekten çok fahiş bir fiyat” diyen annesi de sinirlenerek kuaförün 70 Euro’luk faturasını sosyal medya ve gazetelerle paylaştı. 

“Sormadan, saçları yıkandı ve saç kurutma makinesi ile kurutuldu. Ve bu “istenmeyen” hizmet için 32 Euro tahsil edildi.” 

Fiyatların yükseldiği ve enerji krizinin yaşandığı bu dönemde pek çok kişi artık kuaföre gitmeye parası yetmiyor. Bu da pandemi sonrası sektörde yeni bir krizi tetikleyebilir.

Ne de olsa kuaförler de daha yüksek enerji maliyetleri ve personel eksikliği ile mücadele ediyor.

Öte yandan Türk kuaförleri, Avusturya kuaför sektöründe fiyatları en uygun olmaya devam ediyor… 

Fiyat artışları devam edecek!

Yaklaşık 8 ayı geride bırakan Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle enerji fiyatlarında yüzde 300’ün üzerinde artışın yaşandığı ülkede Avusturya İstatistik Kurumu, tırmanışını sürdüren enflasyonun yüzde 11’e yükseldiğini açıkladı.  

Avusturya İstatistik Kurumu’na göre, 1952’den buyana ilk defa iki haneli rakamlara yükselen enflasyon tırmanışını sürdürecek…

Mercimek çorbası 5,30 | Kabak tatlısı 6,90 

Enerji krizi merkezli enflasyon artışının en çok fiyat artışına neden olan bir başka sektör ise şüphesiz gastronomi. Yani yemek sektörü…

Sosyal medya da sık sık paylaşılan restoran ve kafe fiyat faturaları, yemek sektöründe sadece personel sıkıntısı olmadığını, beraberinde hizmet fiyatlarının da hızlı bir şekilde artması ve beraberinde müşteri kaybı sıkıntısı olduğunu gösteriyor. 

Medyada çıkan haberlerde kimi zaman 8,60 Euro’ya içilen bir kahve ve yanında verilen musluk suyunun 0,70 Euro olarak faturalandığı görülüyor. 

Günümüzde dört kişilik bir ailenin akşam yemeğini bir restoranda yemesi, [1. Viyana Bölgesi hariç] yaklaşık 100 Euro ve bazen daha üstünde bir fatura ödemenize neden oluyor. 

Sosyal medyada yayınlanan faturalara göre, bir tabak mercimek çorbası kimi restoranlarda 5,30 Euro’ya faturalandırılırken, bir bardak soda 4,90 Euro’ya satıldığı, yayınlanan faturalardan tespit edildi. 

Ancak orantısız fiyat artışları da restoran ve kafelerde gözlerden kaçmıyor. Günlük menüyü 10,90 veya 11,90 Euro üzerinden faturalandıran bazı restoranlar, maliyeti daha ucuz olan kabak tatlısını 6,90 Euro’dan satabiliyor. 

Pandemi sürecinden en zararlı çıkan gastronomi ve özel bakım sektörü, enerji krizinden de zararlı çıkmamak için fiyat artışına gidiyor. Zira restoran kirasından daha fazla elektrik ve doğal gaz faturası ödeyen olan işletmeler var. 

Yükselen enflasyon karşısında yeterli tedbirler alamayan ve KDV’de indirime gitmeye yanaşmayan hükümete karşın, işletmeciler ya ürünlerinde fiyat artışına gidiyor ya da maliyetlerde tasarruf yapıyor. Bu durum kendisini kimi zaman çalışanların işten çıkartılması, kimi zaman işletmenin çalışma saatlerinin azaltılması veya ürünlerde fiyat artışına gidilmesi olarak gösteriyor. 

Müşteriler acısından bakıldığında ise, her gecen gün artan hayat pahalılığı, pandemi döneminde yasal zorunluluk olan “ev de kal” uygulamasını, ekonomik nedenlerle, şimdilerde gönüllü olarak yerine getirmek zorunda kalıyor. | © DerVirgül