Avrupa Parlamentosu, AB Komisyonu’na Rest Çekti

Avrupa Parlamentosu (AP), hukuk devleti ilkesini ihlal eden ülkelerin cezalandırılmasını öngören mekanizmayı hayata geçirmediği gerekçesiyle AB Komisyonu’na eylemsizlik suçlamasıyla dava açmaya hazırlanıyor. Komisyon’un Avrupa Birliği’nin (AB) en yüksek yargı organı Avrupa Adalet Divanı’na şikayet edilmesi gerektiği kararına AP’deki 705 milletvekilinden 506’sı destek verdi.

AB’nin yürütme organı olarak Komisyon’un AB anlaşmalarının koruyucusu ve anlaşmaların öngördüğü hukuki düzenlemelere uyulmasını sağlamakla sorumlu olduğu vurgulanan AP kararında, AB Komisyonu’na hukuk devleti ilkesini düzenlemelerin öngördüğü şekilde korumadığı ve görevini yerine getirmediği suçlaması yöneltildi.

Komisyon’a iki ay süre

Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre, Kararda, Polonya ve Macaristan gibi AB’nin hukuk devleti kurallarını ihlal eden ülkelere karşı Komisyon’un harekete geçmediği ifade edildi. AP Başkanı David Sassoli, Komisyon’un iki ay içinde harekete geçmemesi halinde Avrupa Adalet Divanı’na dava açılması için resmi başvuru yapacaklarını söyledi.

AB üye ülkelerin hükümet temsilcileri ile AP, üç yıl süren müzakereler sonrası hukuk devleti ilkelerini ihlal eden üye ülkelerin Birliğin mali kaynaklarından yararlanabilmesini kısıtlayan “cezalandırma mekanizması” üzerinde uzlaşmış, mekanizma 1 Ocak 2021’de yürürlüğe girmişti. Mutabakat, AB tarihinde ilk kez hukuk devleti ihlallerinin, mali kaynakların kısıtlanması yoluyla cezalandırılmasına imkan sağlamıştı.

Macaristan ve Polonya’ya yöneltilen suçlamalar

AB’de eleştiri oklarının hedefindeki Polonya ve Macaristan, başta yargı ve medya olmak üzere, ülkelerindeki kurumlar üzerinde siyasi kontrol kurmak ve hukuk devleti ilkesini yok saymakla suçlanıyor. Düzenlemenin AB hukukuna aykırı olduğunu savunan Polonya ve Macaristan ise AB’den gelen eleştirileri iç işlerine müdahale olarak yorumluyor.

Cezalandırma mekanizmasına uzun süre direnen Polonya ve Macaristan, bu mekanizmanın yürürlüğe sokulması halinde, AB’nin ortak bütçesi ile ilgili uzun vadeli önemli kararları bloke etmekle tehdit etmişti. Bu iki ülke, uzun süren pazarlıkların ardından da hukukun üstünlüğü şartının arandığı AB’nin bütçe teklifinikabul etmişti.