Korona İnkarcıları Tehdidi | Devlet Televizyonunu İstihbarat Koruyor
Avusturya Anayasayı Koruma ve Terörle Mücadele Dairesi’nin (BVT) gizli raporu basına sızdı. Raporda, Korona önlemlerine karşı gösterilerin şekil ve boyut değiştirdiği, ORF’in aşı kampanyası programından dolayı hedef alındığı yer aldı.
Federal Anayasayı Koruma ve Terörle Mücadele Dairesi’nin (BVT) dahili bir raporu, Avusturya’da yeni bir tehdit durumunu ortaya koyuyor.
Belgeye ulaşan “Kurier” gazetesine göre, Anayasayı Koruma Dairesi, kapatmanın uzatılması nedeniyle hükümetin korona önlemlerine karşı protestoların artacağından emin.
Almanya baş gösteren ve genellikle aşırı sağ ve neo-nazi yapılanmalarının içinde yer aldığı ve hükümetlerin koronaya karşı aldıkları yasaları protesto eden oluşum, en son Viyana’da yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı bir yürüyüş düzenlemişti.
Avusturya’da neo-nazi savunuculuğundan yargılanıp hüküm giymiş simalardan, aşırı sağ FPÖ’lü siyasetçiler ve Kimlikçiler Hareketi mensupları Viyana’daki gösterilerde yer almışlardı.
İstihbaratın gizli raporunda, kısıtlamaların mağdur ettiği geniş çevrelerin desteğini alarak, çeşitli aşırı sağ yapılanmalarının yeni bir oluşum içerisine girildiğine yer verildi.
İstihbarata göre, özellikle Avusturya Devlet Radyo ve Televizyon Kurumu ORF, “Avusturya aşılanıyor” kampanyası nedeniyle giderek daha fazla hedef haline geldi.
Korona inkârcılarının önümüzdeki hafta sonları Viyana ORF genel merkezi ve eyalet stüdyoları önünde birkaç gösteri yapmayı planladığı kaydedildi.
Gösterilerin saldırgan olmayacağı, ORF çalışanlarına psikolojik baskı amaçlayan eylemler olacağı bildirildi.
Geçen hafta, koruyucu maskelerden yapılmış bir kafatası, ORF Burgenland eyalet stüdyosunun önüne bırakılmıştı.
Şimdi ülke çapında, ORF tesisleri ilk olaydan bu yana sürekli gözetim altında ve polis devriyeleri de yoğunlaştırıldığı söylendi.
Virgül Yorum | Koronanın Örgütleyici Faktörü
Avusturya ve Kıta Avrupa’sının aşırı sağ ve neo-nazi geçmişinden edindiğimiz deney ve tecrübeden yola çıkarak bir değerlendirme yaparsak Ibiza skandalından sonra büyük güç kaybeden Avusturya aşırı sağı, öncülük etmek istediği kıta Avrupa’sında yeniden prestij kazanmak istiyor.
Fransa örneğinden yola çıkarak, aşırı sağcı grupların başlattığı ve daha sora bütün ülkeyi saran ‘’Sarı Yelekliler’’ yönteminin bir benzerinin oluşturulmak istenmektedir.
Korona salgını ve akıbetinde hükümetin kısıtlayıcı tedbirleri, günlük yaşam mücadelesi veren geniş kitlelerde hoşnutsuzluk yaratmış ve bunun verdiği ruh haliyle ona sunulan bütün komplo teorilerine inanmıştır.
Komplo teorilerinden en sonuncusu ‘’korona bir yalan’’ dıra kadar uzanmıştır.
Korona tedbirlerine karşı çıkan FPÖ genel başkanı Hofer, koronaya yakalanmış ve haftalarca evinden çıkamamıştır.
Buna rağmen FPÖ açıktan ilan edemese de, kornanın yalan olduğunu daha uç noktadaki sağ aşırıcılara propagandasını yaptırmaktadır.
Avusturya aşırı sağı, güçlenmek için koronayı bir kıvılcım olarak görüyor, bu çerçevede kısıtlamaların mağdurlarını etrafında toplamak istiyor-bunda da başarılı olduğu görülmekte.
Viyana’da yapılan korona tedbirlerini protesto gösterisinde çok sayıda Türkiye göçmeni, bilerek veya bilmeyerek neo-nazi yapılanmaların kortejlerinde yürüdü. |virgül
© Bild: virgül