Almanya | Beş gizli IŞİD soruşturması
Almanya’ya dönen IŞİD’liler hakkındaki davaların sayısı artıyor. Federal hükümetin Sol Parti’nin bir önergesine verdiği cevapta, Başsavcılığın şu anda beş gizli soruşturma daha yürüttüğü belirtildi.
Almanya’dan giderek IŞİD’e katılan ve daha sonra Almanya’ya dönenlere yönelik yakında yeni davaların açılması bekleniyor. Alman hükümeti, Sol Parti Meclis Grubu’nun verdiği soru önergesine cevabında, Alman Federal Başsavcılığının yürüttüğü beş gizli soruşturma daha bulunduğunu açıkladı. Ancak soruşturmaların sürmesi sebebiyle ayrıntılı bilgi verilemeyeceği belirtildi.
Sol Parti’nin önergesinde, IŞİD’e katılan kadınların örgütteki rolü ve buna bağlı olarak işlenen suçlara da dikkat çekildi. Sol Parti Meclis Grubu adına önergeyi hazırlayan Milletvekili Ulla Jelpke, halihazırda Suriye ve Irak’ta tutulan diğer Almanyalı IŞİD üyelerinin de getirilerek ülkede yargılanmasını talep etti.
Almanya’da son yıllarda çok sayıda eski IŞİD üyesine karşı dava açıldı. Bu açılan davalarda Almanya’ya kaçan Ezidilerin verdiği bilgiler önemli rol oynamıştı. Kendi toprakları dışında en büyük Ezidi diasporasının yaşadığı Almanya, IŞİD’in elinden kurtarılmış bin kadar kadın ve çocuğu farklı programlar çerçevesinde kabul etmiş, onlarla yapılan mülakatlar işlenen savaş suçlarına dair kapsamlı verilerin toplanmasını sağlamıştı.
Hâlâ 2 bin 887 kişi kayıp
Sol Parti’nin hükümete yönelttiği soru önergesinde halen kaç Ezidi’nin kayıp olduğu da soruldu. Alman hükümetinin, Irak Kürdistan Bölgesi’ndeki “Kaçırılan Ezidi Çocukları Kurtarma Ofisi” verilerine dayandırarak verdiği yanıtta, 2014 yılında IŞİD’in saldırılarının ilk birkaç gününde bin 293 Ezidi’nin katledildiği, 3 bin 548’i kadın olmak üzere toplam 6 bin 417 Ezidi’nin de kaçırıldığı belirtildi. Hükümet, onlardan 3 bin 530’unun kurtulduğunu, bölgede halen kayıp olan kişi sayısının 2 bin 887 olarak verildiğini kaydetti.
Alman hükümeti, kaçırılan kadın ve çocukların IŞİD’in kontrol ettiği bölgelerdeki açık pazarlarda ve internetteki sohbet gruplarında satıldığının bilindiğine de işaret etti.
Sol Parti, önergesinde İsviçre Af Örgütü’nden bir raportörün Kuzey Irak’ta yaptığı araştırmalardan sonra 2017 yılında verdiği bir mülakatta sarf ettiği sözlere atfen, IŞİD’in pedofiliye bakışı ve kendi üyeleri arasındaki pedofil eğilimlere yaklaşımını da sordu. Verdiği yanıtta bu konuda ellerinde sistematik olarak toplanmış veriler bulunmadığını ifade eden Alman hükümeti, ancak diğer yandan IŞİD’in kadınlara, kız ve erkek çocuklarına cinsel şiddeti stratejik bir savaş yöntemi olarak kullandığını bildiklerinin altını çizdi.
O dönem İsviçre Af Örgütü’e çalışan bir raportör, verdiği bir mülakatta Kuzey Irak’ta yaptığı araştırmalardan sonra IŞİD’in kaçırdığı kadın ve çocukları 5 bin 800 ile 50 bin dolar arasında fiyatlara satılığa çıkardığını söylemiş, yedi yaşındaki bir kız çocuğunun satışına dair ilanda “İyi bir dinleyici” ve “Kuran’a hakim” ibarelerinin yer aldığını vurgulamıştı. Kızın satıldığı ilandaki görsellere de değinen Af Örgütü çalışanı, yedi yaşındaki çocuğun bir “seks işçisi gibi makyaj yapılarak, cinsellik içeren pozlar verdirilerek” satılığa çıkarıldığını aktarmış ve bunun istisna olmadığını da vurgulayarak “IŞİD sadece silahlı bir cihatçı grup değil, aynı zamanda pedofil bir internet ağı” yorumunu yapmıştı.
IŞİD’e katılan kadınların rolü de soruldu
Sol Parti, yönelttiği soru önergesinde IŞİD’e Almanya’dan katılan kadınların kaçırılan Ezidilere yönelik rolünü de sordu. Alman hükümeti, Ezidi mağdurlarla yapılan mülakatlardan toplanan verilere göre, IŞİD’in esir aldığı kadınların IŞİD üyelerinin eşleri tarafından kontrol edildiği durumlarda genellikle Ezidi kadınların köle gibi tutulduğunu, ev işlerinde kullanıldığını, işkence edildiğini, cinsel şiddet görmelerini IŞİD’li kadınların da onayladıklarını, hatta kendilerinin de onları cezalandırdığını belirtti.
Alman hükümeti, Ezidilerin köle gibi satılmasında Almanya’dan giden IŞİD’lilerin de yer aldığını kaydetti. Bazılarının Ezidi rehineleri satın aldığını, tuttuğunu, cinsel istismar ve şiddet uyguladığını, başka IŞİD üyelerine verdiğini tespit ettikleri de vurgulandı.
Suriye ve Irak’ta 119 IŞİD’li tutuluyor
Alman hükümetinin verilerine göre, Suriye’de 62’si kadın, 47’si erkek toplam 109, Kuzey Irak’ta da altısı kadın dördü erkek toplam 10 Almanya’dan giden IŞİD üyesi kamplarda veya cezaevlerinde tutuluyor. Hükümet, şimdiye kadar üçü kadın 19’u çocuk olmak üzere IŞİD ile bağı olan 22 kişiyi Almanya’ya getirdi.
Sol Partili milletvekili Ulla Jelpke, DW Türkçe’ye verdiği demeçte söz konusu IŞİD üyelerinin Almanya’ya getirilerek yargılanmasını talep etti. Jelpke, dönen IŞİD’li kadınların sadece ev işleriyle meşgul olmuş veya geri planda yer almış, saf kadın tablosu çizdiğini belirterek yaşanan suçlardan habersizlermiş izlenimi yarattıklarını, oysa onların da eşleri gibi suçlu olduğunu, özellikle de Ezidi kadın ve çocukların köleleştirilmesinde belirleyici rol oynadıklarını söyledi. Jelpke, “Almanya’nın bu suçları insanlığa karşı işlenmiş suçlar olarak görüp, soruşturması memnuniyet verici. Umarım yakında IŞİD’in kadınlarından da hesap sorulur” diye devam etti.
Almanya’da devam eden IŞİD davaları
Almanya’da Federal Başsavcılık, Suriye savaşına ilişkin kapsamlı soruşturmalar yürütmüş, soruşturmaların hem Suriye hükümetinin hem de IŞİD ve diğer grupların işlediği suçlara ilişkin olduğunu duyurmuştu. Başsavcılık, “Sezar Dosyaları” olarak da bilinen ve Suriye ordusunda yer alan bir grup askeri polisin Şam’da bir hastanede çektikleri, işkenceyi belgeleyen 28 bin fotoğrafın 2016’dan beri ellerinde olduğunu, kanıtların incelenmesinde ve suçluların tespitinde bunlardan faydalandıklarını açıklamıştı.
Ayrıca IŞİD’in elinden kurtulan bin kadar kadın ve çocuğun 2015-2016 yılında Almanya’ya sığınması sonrasında verdiği ifadelerin de kanıt doğrulama ve suçlu tespitinde yardımcı olduğunu bildirmişti.
Almanya’da IŞİD üyelerine yönelik Münih, Hamburg ve Frankfurt’ta devam eden üç önemli dava var. Başsavcılık, söz konusu davalarda yargılanan IŞİD mensuplarına yabancı bir terör örgütüne üye olmak, soykırım ve insanlığa karşı suç işlemek, savaş suçu işlemek suçlamalarını yöneltiyor.
Hükümetin Sol Parti’nin soru önergesine verdiği cevapta, Düsseldorf’ta devam eden bir dava daha olduğu, ancak suçun işlendiği dönemde sanığın yaşının küçük olması sebebiyle davanın kamuoyuna kapalı yapıldığı bildirildi.
Alman basınında yer alan haberlerde Düsseldorf’taki davada sanık olan kişinin, IŞİD’e 15 yaşında katılan Sarah O. olduğu ortaya çıkmıştı. IŞİD’e katılan genç kızın Almanya’da bağlantıda olduğu ailesine, 2014 Ocak ayı başında Almanya’nın Brühl kenti doğumlu, Türkiye kökenli IŞİD üyesi İsmail S. ile evlendiğini ilettiği haber verilmişti. Üç çocuk sahibi olan çiftin IŞİD’in yenilgiye uğraması üzerine Gaziantep‘e geçtiği ortaya çıkmış, akabinde de Sarah O. üç çocuğuyla Almanya’ya dönmüştü. Eşi İsmail S.’nin hâlâ Türkiye’de olduğu tahmin ediliyor./Deutsche Welle Türkçe