Sivas Katliamından Üç Gün Sonra ‘’Başbağlar Katliamı’’
5 Temmuz 1993’te Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı, şehre 150 kilometre uzaklıktaki Başbağlar köyünü basıp bir saatten uzun bir süre PKK propagandası yapan bir grup daha sonra 28 erkeği kurşuna dizdi.
Türkiye’de, 1993 yılının Temmuz ayında meydana gelen iki katliam, ülke tarihinin en acı hatıraları olarak kayda geçti.
2 Temmuz 1993’te Pir Sultan Abdal Şenlikleri için Sivas’ta bulunan yazar ve sanatçılardan oluşan 33 kişi, kaldığı otelde yakılarak öldürüldü.
Bu katliamın ardından üç gün sonra ise Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyüne silahlı bir grup tarafından düzenlenen baskında 33 kişi hayatını kaybetti.
Başbağlar katliamı nasıl gerçekleşti ?
Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde 27 yıl önce 33 sivil silahlı bir grup tarafından katledildi.
Erzincan kent merkezine 220 kilometre uzaklıktaki Başbağlar köyüne 5 Temmuz 1993 akşamı gelen ve kendilerini PKK’lı olarak tanıtan şahıslar, kadınları derede topladıktan sonra para, altın ve değerli eşyayı alarak, evlerin bir bölümünü ateşe verdi.
Köyün erkeklerinden 28’i kurşuna dizilerek, 5 kadın ise kaldıkları evde çıkan yangın sonucu can verdi.
Katliamın sorumluları kim ?
PKK lideri Abdullah Öcalan İmralı’da yargılandığı duruşmada, katliamdan haberi olmadığını söylemişti.
Öcalan, Başbağlar köyüne düzenlenen terör saldırısının “Doktor Baran” kod adlı örgütün yerel sorumlusu tarafından düzenlendiğini ifade etti.
Katliam gerçekleştiğinde Erzincan Valisi olan Recep Yazıcıoğlu, baskının PKK tarafından düzenlendiğini, örgüt üyelerinin baskın sırasında bildiri dağıttıklarını söyledi.
İlgili Haberler:
► İnsanlık Tarihinde Kara Bir Leke | Sivas Katliamı
Başbağlar köylüleri katliamla ilgili ne demişti?
Gece düzenlenen baskından sonra Cumhuriyet gazetesinden Ferit Demir’e konuşan köyün muhtarı Ali Akarpınar şunları söylüyordu:
“Teröristler önce bölücü içerikli propaganda yaptılar ve kesinlikle kimseye zarar vermeyeceklerini söylediler.
Köyümüze ilk kez teröristler geldiği için olayın nereye varacağını tahmin edemiyorduk.
Zira köyün dışında topladıkları insanların tamamı silahsızdı ve onlara karşı yapabilecekleri bir şey yoktu.
Bunun için de bunların bir an önce gitmelerini bekliyorduk.
“Köy halkını kurbanlık koyunlar gibi dizen teröristler daha sonra üzerimize kurşun yağdırmaya başladılar.
Bir taraftan da bütün köyümüz alev alev yanıyordu.”
Başbağlar muhtarı, katliamdan kurtulanların da kurşunlandığını anlattı.
Köyde tesadüfen kurşunlardan kaçan 60 yaşındaki Hakkı Keskin de tüm erkekleri köy meydanında topladıklarını ve silahla taradıklarını, kendisinin de kaçarak kurtulduğunu anlatmıştı.
Keskin, PKK’lıların topladığı kadınlara şu konuşmayı yaptığını aktarıyordu:
“Siz Sivas’ta Kürt halkının temsilcilerini katlettiniz.
Biz de sizin erkeklerinizi cezalandıracağız.
1938’de Dersim’de yaptığınız katliamların hesabını da soracağız.
Bütün erkeklerinizi öldürüyoruz.”
PKK saldırıyla ilgili ne dedi?
PKK lideri Abdullah Öcalan, 15 Şubat 1999’da Kenya’da yakalanıp Türkiye’ye teslim edilmişti.
Öcalan Haziran 1999’da İmralı’da yargılanırken, Başbağlar’daki baskından haberi olmadığını söyledi.
Öcalan’a göre köyde yaşananların sorumlusu, “Doktor Baran” kod adlı bir PKK sorumlusuydu.
Dönemin Erzincan Valisi Recep Yazıoğlu da katliamın PKK tarafından gerçekleştirildiğini, örgüt üyelerinin baskın sırasında bildiri dağıttıklarını anlattı.
Recep Yazıcıoğlu bildiride şu ifadelerin yer aldığını söylüyordu:
“Sivas olaylarının ve orada katledilen vatandaşların kanı yerde kalmayacaktır. Onların öcünü aldık. Almaya devam edeceğiz.”
Başbağlar davası ne durumda ?
Katliamdan yaralı kurtulan Başbağlar Köyü Muhtarı Ali Akarpınar katliamın 2019’daki yıl dönümünde, yaşanan acının taze kalmasındaki en büyük etkenlerden birinin dava süreci olduğunu söylemişti.
Akarpınar, “Bu dava süreci, maalesef 1998’de o zamanki İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesinde yapılan 24 duruşma sonunda takipsizlikle sona erdi.
Tabii ki bu içimizde bir yara olarak kaldı.
Gerçekleştirilen katliamla adeta haritadan silinen köyümüzdeki olayın maalesef sanığı yoktur.
Bu nedenle şehitlerimizin kanı yerde kalmıştır.
Başbağlar köyü mazlumları adalet aramaktadır.
Adaleti yalnız Başbağlar köyümüz için aramıyoruz, bizim durumumuzda olan mazlum, mağdur ve cümle insanlar için arıyoruz.” demişti.
Ek Kaynak: BBC / Euronews / Cumhuriyet Gazetesi