TC. Viyana Büyükelçisi Dışişlerine Çağrıldı

Adem Çetin  

Türkiye’nin Avrupa’ya geçişleri engellemeyeceğini açıklamasının ardından Pazarkule Sınır Kapısı da dahil Edirne’ye binlerce göçmen akın etti.

Ama Avrupa’ya gitmek için sınır kapılarına dayanan göçmenler sanıldığı gibi Suriyelilerden oluşmamakta. Daha çok, Afrikalılar, Pakistanlılar, Özbekler, Iraklılar, Uygurlar bulunmakta.  

Peki Durum Avusturya’da Nasıl Yankı Buldu? 

ÖVP ve Yeşillerin hükümet paktında anlaştıkları “koalisyonsuz alan” beklenenden daha erken gelebilir: Avrupa Türkiye’den bir mülteci dalgası ile karşı karşıya – ve bununla nasıl başa çıkılacağı iki taraf arasında büyük farklılıklar gösteriyor. 

Her şeyden önce, 2019 sonlarına doğru yapılan koalisyon görüşmeleri sırasında, Halk Partisi ile Yeşiller Partisi arasında çıkan en büyük anlaşmazlığı hatırlamamız gerekmektedir.  

Koalisyon müzakerelerini tıkayacağı düşünülen en büyük unsur, tabi ki göçmen politikalarıydı.

ÖVP, mülteci akınına karşı, kayıtsız şartsız, sınırların korunması ve yeni bir göçün engellenmesi üzerineydi.  

Yeşiller Partisi, göç kapsamında daha hümanist bir siyaset izleyerek, orantılı ve kontrollü göçe sıcak bakmaktaydı.

Zira Yeşillere göre, her insanın, içinde bulunduğu şartların zorluğu dahilinde, kedisine yeni yaşam alanları araması, temel insan hakları kapsamında ele alınmalıydı.  

ÖVP lideri Kurz, hükümeti Yeşiller partisiyle kurmaktan başka bir seçeneğinin olmadığı bilinciyle, Yeşillerin göç meselesindeki hassasiyetini aşmak için bir formül ileri sürdü.  

ÖVP’nin teklifi, koalisyon taraflarının ayrı düştüğü konular kapsamında çıkartılması gereken kanunlar çerçevesinde, taraflar, çoğunluğu koalisyon ortağının dışında, muhalefet partileri ile sağlayabilir ve bu durumu koalisyon ortağı, siyasi ahlaksızlık olarak görerek, hükümetin dağılmasını talep edemez.  

Yeşiller bu teklifi kabul etti.  

Göç Meselesinde Süreç Nasıl İşleyecek? 

ÖVP, Türkiye üzerinden gelebilecek bir göç akınına karşı, parlamentoda bulunan ve kendisi gibi düşünen, aşırı sağ Özgürlük Partisi (FPÖ) ile iş birliği yapması öngörülmektedir.  

Yeşiller, her ne kadar göç meselesine hümanist bir yaklaşım sunsa da, ÖVP, çoğunluğu FPÖ’nün vereceği oylarla sağlayabilir ve yasayı parlamentodan çıkartabilir.  

Başbakan Sınırların Korunmasında Kararlı  

Şansölyesi Sebastian Kurz (ÖVP) attığı tweet ile: “AB’nin dış sınırlarının korunması başarısız olursa, Avusturya sınırlarını koruyacak.” Dedi.

Ama bunun ne anlama geldiği ve nasıl yapılacağı şimdilik tanımlanmadı. 

Koalisyon ortaklarının aynı zamanda kabul edemeyecekleri özel durumlarda parlamentodaki diğer ortakları da arayabilecekleri kapsamında, FPÖ sınırların kapatılmasına hazır olduklarını duyurdu.

FPÖ Kulüp başkanı Herbert Kickl, “hükümetin Brüksel’deki sorumluları yakından takip edeceğini ve harekete geçemezsek sınırlarımızı kapatacağını” umduğunu söyledi. 

Yeşiller Ne Dedi? 

Yeşiller milletvekili Michel Reimon sadece, AB’ye Türkiye tarafından “şantaj yapılmaması” gerektiğini söyledi.

Ayrıca, Avusturya “derhal insani yardım sağlamalı ve acıyı hafifletmek için uluslararası kuruluşlara ödeme yapmalıdır” dedi.

Turkuaz-yeşil hükümeti, sahadaki yardımı artırmayı kabul etti. 

Diğer yandan, Hükümetin büyük ortağı ve Başbakan Kurz, İçişleri Bakanı Karl Nehammer’in daha önce söylediklerini doğrulayarak: Avusturya, sınırlarını ilave polis memurlarıyla desteklemeye hazır olduklarını tekrarladı. 

Bunun tam olarak nasıl yapılacağı konusunda da net bir açıklama yapılmadı. 

Dışişleri Bakanı Türk Büyükelçisini Çağırdı 

Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg de gelişmelere müdahale etti: Yunanistan ve Bulgaristan’dan meslektaşlarıyla telefonla görüştü. 

Schallenberg, Türkiye Büyükelçisi Ozan Ceyhun ile Cuma öğleden sonra bir görüşme gerçekleştirdi. 

Görüşmede Büyükelçiye, “Türkiye’nin AB-Türkiye mülteci anlaşması kısmına uyması çok önemli,” olduğunu belirten Schallenberg , “2015/2016 göç krizini tekrarlamaktan kaçınılması gerekiyor” dediği kaydedildi.  

Dışişleri Bakanı ayrıca, İdlib bölgesindeki tırmanış ve insani etki konusunda “çok endişeli” olduklarını Türk Büyükelçisine söyleyerek, “Hemen ateşkes istiyoruz.” İfadelerini kullandı.  

Türkiye Kapıları Kapatmayacak 

Ancak Türkiye Cumhurbaşkanı, “Kapıları yakın zamanda kapatmayacağız ve böyle devam edecek.” Dedi. 

Buna gerekçe olan ise, AB’nin Türkiye ile 3,6 milyon Suriyeli sığınan mülteci anlaşmasına ilişkin taahhütlerini yerine getirememiş olmasıydı. ‘’Para çok yavaş akıyor.’’ 

Ancak AB bunu reddediyor: vaat edilen altı milyar Euro’nun yaklaşık 4,7 milyarı bakım, konaklama, tıbbi bakım, okullar ve öğretmenler için harcandığını ileri sürüyor. 

Türkiye, 35.000’den fazla göçmenin AB sınırını geçmesine izin verdiğini iddia ediyor.  

Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Cumartesi akşamı Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Cumartesi akşamı yerel saatle 21: 00’da (CET) saat 19:00 civarında, 36.776 göçmenin sınırı geçeceğini söyledi. 

Edirne ilinde Yunanistan ve Bulgaristan’a sınır geçişleri var.

Ancak akşama kadar ne Sofya ne de Atina çok sayıda göçmenin geldiği konusunda doğrulayıcı bir açıklama yapmadı. 

Yerel gözlemciler sayıların çok yüksek olduğunu tahmin ediyor.  

Ancak binlerce mülteci  Türk ve Yunan sınırları arasındaki tampon topraklarında sıkışıp kalmış durumda. |virgül