AB Seçimlerine Gidilirken, Müslümanların Çocukları Kullanılıyor

Almanya

Almanya’da Ramazan ayında Müslüman öğrencilerin oruç tutmasına ilişkin tartışmalarda tansiyon yükseldi.

Siyasetçilerin öğrencilerin oruç tutmasına karşı çıkan açıklamaları Müslüman kuruluşların tepkisine yol açtı.

Ramazan ayında Müslüman öğrencilerin oruç tutması, Alman medyasında geniş yer bulurken, Aile Bakanı Giffey’nin açıklamaları tartışmaları daha da tırmandırdı.

Okula giden çocuklar için sağlık ve öğretimin öncelik olduğunu, okula giden çocukların oruç tutmasını uygun bulmadığını söyleyen Sosyal Demokrat Partili (SPD) Bakan, “Çocuklar düzenli olarak sıvı tüketmeli ve yemeli, aksi takdirde odaklanamaz, öğrenemez ve sağlıklı bir gelişim kaydedemezler” dedi.

Alman basınına yansıyan haberlerde, bazı ailelerin çocuklarına zorla oruç tutturduğu, bazı öğrencilerin sınıfta dersleri takip edemediği, hatta bayılanlar olduğu iddia ediliyor.

Hessen Eyaleti Adalet Bakanı Eva Kühne-Hörmann, Bild gazetesine verdiği demeçte, “Küçük çocuklarını oruç tutmaya zorlayanlar, çocuklarının sağlıklarını tehdit ediyor” dedi.

Kühne-Hörmann, okul çağındaki çocukları korumak için yasalarda değişiklik yapmayı, hatta çocuklarını oruç tutmaya zorlayan ebeveynlere üç yıla kadar hapis cezası verilmesini istediğini söyledi.

Avusturya

Avusturya Federal Parlamentosu’nda dün akşam saatlerinde yapılan oylamada ilkokullarda başörtüsünü yasaklayan yasa tasarısı koalisyonu oluşturan muhafazakar Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve aşırı sağ Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) milletvekillerinin evet oylarıyla parlamentodan geçti.

Yasaya göre “Başın kapatılmasıyla bağlantılı, dünya görüşünü belli eden ya da dinle şekillenmiş giysilerin giyilmesi yasak.”

Avusturya hükümeti yasanın sadece Müslümanların taktığı başörtüsünü kapsadığını, Yahudilerin taktığı Kipa ya da Sihler’in taktığı Patka’nın kapsama dahil olmadığını ifade etti.

FPÖ’nun eğitim politikaları sözcüsü Wendelin Mölzer yaptığı açıklamada, ilkokullarda başörtüsü yasağıyla “siyasi İslam’a” karşı bir işaret vermek istediklerini söyledi.

ÖVP milletvekili Rudolf Taschner ise amacın “Müslüman kız çocuklarını teslimiyetten kurtarılması” olduğunu belirtti.

Avusturya bağımsız milletvekili Martha Bißmann, başörtüsü yasağını protesto ederek mecliste başörtüsü taktı.

Avusturya’da uygulanmaya başlanan, ilkokulda başörtüsü yasağının kapsamını genişletmek isteyen bazı milletvekilleri, okullardan haç sembolü de dahil olmak üzere, bütün dini ibarelerin kaldırılmasını tartışmaya açtılar.

JETZT Eğitim sözcüsü Milletvekili Stephanie Cox, parlamentoda, görünür dini sembollerin yasaklanmasına ilişkin bir tartışma başlattı.

Devlet Bakanı Karoline Edtstadler ÖVP, talebi derhal ret ederek, “Haç Avrupalı, Hıristiyan-Yahudi mirasımızın bir simgesi ve kesinlikle tartışılamaz” dedi.

Sonuç:

Her iki ülkede de, istatistik açıdan rakam verilemiyor.

Yani, Almanya kaç öğrencinin oruçlu şekilde öğrenim göremeye geldiği konusunda net bir rakam sunamıyor.

Zira Avusturya’nın da durumu pek farklı görünmüyor.

Avusturya, kaç kız öğrencinin başörtülü olarak ilk okula geldiğini tespit etmeden, önce yasak getirmesi düşündürücü.

Kız çocuklarının hür iradeleri dışında başörtüsüne zorlanmaları konusundan bağımsız olarak, atılan her hamle, kısa vade de gerçekleşecek, Avrupa Birliği Parlamento Seçimleri yatırım olarak görülmelidir. (virgül.at)

Haberin Almanya Bölümü için, DW Türkçe’den yararlanılmıştır.