Duyarlılık arttı ama ayrımcılık devam ediyor
Almanya Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi (ADS) Yıllık Raporu yayımlandı. Sendikalar çalışma hayatında kadın ve erkeklere daha eşit muamele için düzenlemeler talep ediyor!
Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi (ADS), 2019 ilk baharında yayınladığı birinci yıllık raporuyla Almanya’da eşit muamele konusundaki durumu belirledi. Raporda çalışma hayatında ayrımcılığın, hala, çok sık olarak, gündemde olduğu belirlendi.
Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi’nin(ADS) görevi, diğerlerinin yanı sıra, ayrımcılığa maruz kalan kişilere tavsiyelerde bulunmak ve bunu yaparken, 2006’da yürürlüğe giren Genel Eşit Muamele Kanunu’nun (AGG) uygulanmasına yardımcı olmaktadır. Yasanın amacı, etnik köken veya ırk, cinsiyet, din veya dünya görüşü, engellilik, yaş, cinsel kimlik temelinde ayrımcılığı önlemek ve ortadan kaldırmaktır.
DANIŞMANLIK İHTİYACI ARTTI
Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi (ADS), 2018’de, bir önceki yıla göre büyük bir artışla, yaklaşık 3.500 danışma hizmeti verdi. Danışma başvuruları en çok istihdam ve istihdama erişimde ayrımcılık, yani çalışma hayatında ayrımcılıkla ilgili oldu. Danışma başvurularındaki artış ve danışma başvurularındaki bilanço ayrımcılıkla mücadelede işverenlerin yapacağı çok şey olduğunu ortaya koydu.
SENDİKALAR AÇIKLAMA YAPTI
Raporu değerlendiren DGB Yönetim Kurulu Üyesi Annelie Buntenbach; “Genel Eşit Muamele Kanunu’nun temel sorunlarından biri, etkilenenlerin genellikle mahkemede haklarını savunmada zorlanmalarıdır ”dedi. Buntenbach, ADS’ye yönelik danışma başvurularındaki artışın insanların ayrımcılığa uğramak veya dışlanmak konusunda duyarlı hale geldiğini, yardım almaya hazır olduklarını gösterdiğini söyledi.
Annelie Buntenbach, yine de mağdur olanların suç duyurusunda bulunup dava açmakta çekimser kaldıklarına dikkat çekti.
DGB genel başkan yardımcısı Elke Hannack ise, “Sürdürülebilir ve yapısal ayrımcılık biçimlerinin üstesinden gelmenin tek yolunun kişisel davalar açmak yerine ayrımcılığa karşı mücadele eden derneklere, işyeri konseylerine dava açma hakkı verilmesi olduğunu belirtiyor. Hannack, ayrımcılığa karşı dernek ve kurumlar tarafından açılacak davalara eşit ve eşdeğer çalışmaya rağmen, kadın ve erkeklerin hala eşit olmayan ücret almalarının da dahil edilmesini talep ediyor.