Avusturya Hükümet Ortağından Irkçı Video
Avusturya’da sosyal sigorta E-Kartlarını fotoğraflı yapılmasına karar veren hükümet, yeni E-Kartları tanıttığı animasyon videosunda , Türkiye göçmenlerini dolandırıcı olarak gösterdiler.
Avusturya sosyal sigorta kartlarına (E-Card) fotoğraf konulmasında karar kılarak, 2019 yılında E-Kartlara fotoğraf uygulanmaya başlanılacağını duyurmuştu.
Hükümet E- Kartların fotoğraflı yaparak, Sosyal İstismarın önüne geçmeyi planlıyor.
Geçmişte yaşanan, başkasının sigorta kartı ile tedavi olunduğu, ameliyata girildiği ve diş hekimlerin hizmetlerinden haksızca yararlanıldığı vakalar basına yansımıştı.
Fotoğraflı E-Kart sistemini en çok dile getiren, hükümetin küçük ortağı Özgürlük Partisi (FPÖ), isteklerini hayata geçirmeleriyle beraber, konuyla ilgili bir reklam videosu yayınladılar.
FPÖ resmi sosyal medya hesaplarından yayınlanan video da,
Animasyon hikayesinde, Ali doktora gider ve kuzeni Mustafa’nın e-kartını kullanır, çünkü sigortasızdır. Ali, kuzeni gibi, bir ‘’fes’’ giyer ve e-kartını gösterirken kötü bir şekilde gülüyor.
Ardından, Sosyal İşler Bakanı Beate Hartinger-Klein (FPÖ), uygulanan tedbirin “sosyal sistemimizde sigorta kaydı olmayanların hile yapmasını” engelleyeceğini açıklıyor.
Video da yaşandığı iddia edilen hikayenin son bulmasını sağlayanların kendileri olduğunu söyleyerek, ‘’Ve izleyici kime teşekkür etmek zorunda olduğunu unutmamalıdır’’ mesajı veriliyor.
FPÖ, yeni E-Kartların maliyeti konusunda bir açıklama yapmazken, muhalefet partileri videoyu sert bir dille eleştirdiler. Irkçılık ve nefret duyguları yaydığı ileri sürülerek, FPÖ’den bir açıklama beklendiği dile getirildi.
Türkiye’de ‘’Fes’’ takılmıyor
Osmanlı döneminden miras kalan ve Avrupalıların her olumsuz yaklaşımlarında fes-i sembol olarak seçmeleri öteden beri bilinmekte.
Fes, tepesi düz, genellikle kırmızı, püsküllü, silindirik başlık. İsmini başlıca üretim merkezi olan Fas’ın Fes şehrinden alır. Başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere birçok Müslüman ülkede kullanılagelmiştir.
Sultan II. Mahmut döneminde Osmanlı sarayında Avrupalı gibi giyinme modası baş gösterdi. Daha sonra bu moda ilim adamlarına ve halka yayıldı ancak Avrupa usulü şapkaların namaz kılarken zorluk çıkarmaları, sipersiz bir şapka kullanımını gerekli kıldı. Serasker ve Kaptan-ı Derya Koca Hüsrev Paşa’nın Akdeniz seferinden dönüşünde Fas’tan getirdiği feslerin kalyoncu askerlerine giydirilmesiyle benimsenen fes, Sultan Mahmud’un fermanı üzerine imparatorluğun resmi şapkası oldu. 1840’lardan itibaren süvari ve topçu hariç, Osmanlı askerlerinin üniformasının bir parçası haline geldi. Arnavut askerleri beyaz fes takıyorlardı.
TBMM 25 Kasım 1925’te Şapka Kanunu’nu çıkardı ve fes, sarık ve benzeri başlıklar yasaklandı. 671. Kanunun 1. maddesi şöyledir: (Madde 1) Türkiye Büyük Millet Meclisi azaları ile idare-i umumiye ve hususiye ve mahalliyeye ve bilümum müessesata mensup memurin ve müstahdemin Türk milletinin iktisa etmiş olduğu şapkayı giymek mecburiyetindedir. Türkiye halkının da umumi serpuşu şapka olup buna münafi bir itiyadın devamını hükümet meneder.
Bu yasaya göre TBMM üyeleri ve memurların şapka giymesi zorunlu hale getirilmiş, halkın sarık ve fes giymesi yasaklanmıştır. (virgül.at)