Başkonsolos: Gençlik Dairesi’ne Karşı Önyargı Var
TC. Viyana Başkonsolosu Asip Kaya, Avusturya Gençlik Dairesi’ne karşı, Türkiye kökenlilerin önyargıları olduğunu söyledi. Peki bu ön yargılar neden oluşuyor? Gençlik Dairesi üzerinden ırkçılık tohumları mı ekiliyor?
Geçtiğimiz günlerde Başkent Viyana’da, TC. Viyana Başkonsolosluğu öncülüğünde ‘’Aile ve çocuk seminerleri’’ adı altında, Avusturya Gençlik Dairesi’nin ‘’Jugendamt’’görev
ve sorumlulukları, ‘’Koruyucu Aile’’ üzerine Gençlik Dairesi çalışanları bilgilendirme yaptılar.
Bilgilendirme toplantısında gündeme damgasını vuran, Başkonsolos Asip Kaya’nın basına yaptığı bir konuşmanın içerisinde söyledikleri oldu.
Asip Kaya yaptıkları organizenin, Türkiye kökenliler tarafından ön yargı ile yaklaşılan Gençlik Dairesi’nin daha iyi tanınması ve bu ön yargıların kırılmasını amaçladıklarını ifade etti.
Başkonsolosun Viyana’da göreve başlamasından çok zaman geçememesine rağmen, Türkiye toplumunun, Gençlik Dairesi hakkında olumsuz bir düşünceye kapıldığını anlamasına neden olan gelişmeler nelerdir?
Öte yandan Almanya’da yapılan bir protesto gösterisinde, gençlik dairelerinin aldığı, Müslüman ve Türkiye kökenli çocukları, tekrardan Türkiye kökenli ve Müslüman ailelere verilmesi istendi.
Bu protesto gösterisinde dikkat çeken bir gelişme ise, dernek başkanının ‘’Gençlik Dairesi kutsal bir iş yapıyor’’ ifadelerini kullanmasıydı.
Peki Avusturya’da Gençlik Dairesi Kutsal İş Yapıyor Mu?
Avusturya Gençlik Dairesi (Jugendamt) milliyetine ve kökenine bakmaksızın, çocukların menfaatini korumak ve çocuklarının yetiştirilmesinde ve eğitiminde ailelere, boşanma ve ayrılma durumlarında anne ve babaya yardımcı olmak amacı ile kurulmuş bir devlet dairesidir.
Gençlik Dairesi için önemli olan çocuğun menfaatidir.
Gençlik Dairesi; çocukların menfaati ile anne ve babanın velayet hakları arasında bir çatışma söz konusu olduğunda, çocuğun menfaatini ön planda bulundurmak zorundadır.
Buna rağmen önceden anne ve babaya çocuk eğitimi ve yetiştirilmesi konusunda yardımcı olmakta Gençlik Dairesi’nin görevidir.
Ancak bundan bir sonuç alınmadığı zaman son çare olarak çocuğun anne ve babadan alınarak yabancı bir yere yerleştirilmesine karar verilir.
Gençlik Dairesi bu kararı kendi başına verecek durumda değildir.
Bunun hukuki boyutunu da dikkate almak zorundadır.
Kısaca;
– Gençlik Dairesi’nin tek başına çocuğu aileden alma hakkı ve yetkisi yoktur.
Bu yetki sadece ilgili mahkemeye aittir.
Çocuk ancak ve ancak mahkeme kararı ile aileden alınabilir.
– Gençlik Dairesi; çocuğun menfaatinin tehlikede olduğu acil durumlarda istisnai olarak çocuğu aileden alsa bile en kısa zamanda durumu mahkemeye bildirmek zorundadır.
– Çocuğun aileden alınmasını gerektiren durumlarda (bu durumlar genelde çocuğun velayetinin anne ve babadan alınmasını gerektiren durumlardır) Jugendamt mahkemeye
durumu bir raporla bildirerek, çocuğun menfaatinin tehlikede olduğunu ve gereken önlemlerin alınmasını talep eder.
– Mahkeme karar vermeden önce anne ve babayı, çocuğu, çocuğa için mahkeme tarafından atanan kişiyi dinler ve ona göre karar verir.
Ancak koşullar değiştiğinde çocuğun velayetinin tekrar anne veya babaya verilmesi için Avusturya’da mahkemeye müracaat yapılabilinir.
Çocuk Avusturya’da yaşadığı sürece, çocuğun menfaatini koruma görevi ve yetkisi devletlerarası anlaşmalara göre çocuğun bulunduğu ülke makamlarına verilir, yani burada
yetkili makam Avusturya mahkemelerindedir.
Peki Gençlik Dairesine Neden Önyargılıyız?
Çocuk tabi ki anne ve babasının yanında, en iyi şekilde yetişir. Ama her zaman bu böyle olmaya biliyor.
Aile çocuğuna karşı sorumluluklarını yerine getirmiyor veya getiremiyorsa, çocuğun anayasal hakları gereği, devletin koruması altına alınması kaçınılmaz olabiliyor.
Avusturya’da çocuğu gençlik dairesi tarafından alınan Türkiye kökenli aileler, çaresizlik içerisinde ilk gittikleri yer, Türkçe danışma büroları ve Türkçe haber yapan haberciler olmakta.
Konu dahilinde yeterli bilgiye sahip olmayan bu kişiler, çocuklarına verdikleri zararın bile farkında olmayan aileleri, reyting aracına çeviriyorlar.
Gelişmeler karşısında, ırkçı ve duygusal propaganda yapan Türk medyası, gençlik dairesini hiçbir neden göstermeden, Müslüman ve Türk çocuklarını aldığını ileri sürüyorlar.
Oysa, gençlik daireleri en geç iki hafta içerisinde, aileye mahkeme kararını ulaştırdığı gibi, doktor raporları da dahil olmak üzere, çocuğun neden alındığını tebliği ediyor.
Bu güne kadar, Türkçe habercilik yapanların hiç birisi, bu belgeyi kamuoyuna sunamamış, sadece duygu sömürüsü yapmışlardır.
Başkonsolos Asip Kaya’nın yaptığı açıklama da yer alan ön yargı, habercilik yaptıklarını iddia edenlerin tıklanma yarışından kaynaklandığını görmek çok zor olmasa gerek.
Avusturya Gençlik Dairesi’nin aldığı Müslüman ve Türkiye kökenli çocukların, ailelerine geri verilme koşulları olanaksızsa, bu çocuklar koruyucu ailelere verilmektedir.
Eğer bir yarış yapılacaksa, koruyucu aile olmak için yapılmalıdır. (virgül.at)