Viyana’da Madde bağımlılığı Seminerinde Asimilasyon Vurgusu

TC. Viyana Başkonsolosluğu öncülüğünde kurulan ‘’Yeni Bir Hayata Başlangıç’’ derneği , başkent Viyana’da ‘’Madde bağımlılığıyla mücadele semineri’’ düzenledi.

Avusturya Türk İslam Birliği (ATIB) merkez binasında gerçekleştirilen seminere, TC. Dışişleri Bakan Yardımcısı  Yavuz Selim Kıran (AKP), Büyükelçi Mehmet Ferden Çarıkçı,

Viyana Başkonsolosu Asip Kaya, çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileri ve davetliler katıldı.

Seminer açılış konuşmasını, derneğin fikir sahibi olan Asip Kaya yaptı.

Başkonsolos Asip Kaya’nın yaptığı konuşmanın satır başları söyle;

‘’Viyana’daki görevime ilk geldiğim günden itibaren, Türk toplumunda artan bir madde bağımlığı olduğunu gördüm.

Özellikle gençlerin bağımlık oranının çok yüksek olduğu bir gerçek.

Bu gerçeklikten yola çıkarak madde bağımlıların ailelerine, madde bağımlıların kendilerine yardım edecek, bilgilendirecek bir derneğin oluşumuna gittik.’’ dedi.

Avusturyalı kurumlardan da deste destek gördüklerini söyleyen Kaya, Türk toplumundan bu derneğe destek olmalarını istedi.

Yeşilay Viyana’ya Şube Açacak

Asip Kaya konuşmasının arasında, Yeşilay’ın Avusturyalı makamlarla ilişki içerisinde olduğunu, önümüzdeki süreçlerde Yeşilay’ın Viyana’ya şube açma ihtimalinin olduğunu söyleyerek, ‘’şayet Yeşilay Viyana’da şube açarsa, derneğimiz Yeşilay’la işbirliği içerisinde olacak’’ ifadelerini kullandı.  

Veda Etti

Büyükelçi Mehmet Ferden Çarıkçı konuşmasında, derneğe emeği geçen herkese teşekkür ederek, Avusturya’da görev süresinin bittiğini söyleyerek vedalaştı.

Uyuşturucuyla Asimile Etmek İstiyorlar

TC. Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran (AKP) konuşmasında, Birinci Dünya Savaşı sırası ve sonrasında işgal güçlerinin toplumumuzda alkol ve uyuşturucu maddeleri yaygınlaştırarak, işgale karşı mücadele ruhunu kırmak istemiştir diyerek, Yeşilay o dönem, bu madde bağımlılığının engellenmesi için kurulmuştur dedi.

Bakan Yardımcısı Kıran, Avrupa ve Avusturya’da Türk toplumunun yeni jenerasyonunu madde bağımlısı yaparak, özünden koparıp yok etmek istedikleri tespitini yaptı.

Kıran konuşmasının devamında, Türk toplumunun asimile edilmek için uyuşturucuya alıştırıldığını belirterek, bu gibi dernekler, bu girişimleri engellemek içindir dedi.

Korunmanın En İyi Yolu Hiç Başlamamaktır

Yeni Bir Hayata Başlangıç derneği başkanı Bilal Duran, hepimize görev düşüyor diyerek, birbirimizi korumalıyız mesajını verdi.

Duran, Hepimizin çocuğu madde bağımlısı olabilir, bu yüzden herkesin bu derneğe sahip çıkması gerekir diyerek, ‘’Korunmanın en iyi yolu, hiç başlamamaktır’’ dedi.

NLP Uzamanı

Seminerde bir sunum gerçekleştiren, Kişisel Gelişim (NLP) Uzmanı Filiz Parlak, madde bağımlılığı üzerine sine vizyon aracılığıyla istatistikler ve madde bağımlılığının geldiği son noktaya dikkat çekti.

Peki Nedir NLP

NLP (Neuro Linguistic Programming)

Türkçesi, ‘’Sinir Dili Programlaması’’

NLP 1970’li yılların başında, Santa Cruz, Kaliforniya Üniversitesinde yardımcı doçent olan dilbilimci John Grinder ile aynı üniversite’de psikoloji öğrencisi olan, aynı zamanda matematik ve bilgisayar eğitimi alan Richard Bandler’in belirli becerilere sahip olan insanlar ile bu becerilerde mükemmelleşmiş insanlar arasındaki farklılıkları ortaya koyma çalışmalarıyla Kaliforniya’da doğmuştur.

NLP Avusturya’da ilk 2008 yılında kamuoyu tarafından duyuldu.

Avusturya’da daha çok iş alanlarında, yani firma çalışanları arasında motivasyon aracı olarak kullanılıp, üretimi ve bireysel başarıyı yükseltme amaçlı rağbet görmektedir.

Viyana Üniversitesi öğretim üyelerinin Psikolojik manipülasyon olarak gördükleri NLP’nin bilimsel bir alt yapısı olmadığı gibi, ulaştığı başarıyı bilimsel olarak ta açıklayamıyor.

(Psikolojik manipülasyon, insanları kendi bilgileri dışında veya istemedikleri halde etkileme veya yönlendirme anlamına gelir.)

TÜBİTAK’ın web sitesinde popüler kişisel gelişim ve sorun çözme tekniği NLP’nin bilimselliğine yönelik önemli tespitlerin yer aldığı bir çalışma yayımlandı.

NLP terimi ilk duyuşta insanı “mükemmel” olmaya programlayan bir tür mucize tekniğini çağrıştırıyor.

Oysa NLP’nin bilimselliği halen tartışmalı.

Uzmanlar bir süre sonra büyük bir soru işaretiyle karşılaşıyorlar: Terapilerden sonuç alınsa da yapılan işlemlerin “niçin” işe yaradığını kimse yanıtlayamıyor.

NLP’nin, insanların kişiliğinin olumlu yönlerini güçlendirerek ona motivasyon verme temeline dayandığı ve başarı tekniği olarak önemlidir.

NLP başarı tekniği olarak iyi bir teknik.

Olumluyu pekiştirerek kişiyi motive ediyor.

Kişiyi harekete geçirmeyi, hedef belirlemeyi teşvik ederek fayda sağlıyor.

Ama kişisel gelişim tekniği olarak sorunlu.

NLP’yi en sağlıklı insanda bile kişisel gelişim tekniği olarak uygularsanız, o kişide ego kabarması ve narsistik beslenme yapıyor.

Yani kişinin kendini merkeze aldığı bir durum ortaya çıkıyor.

Bu açıdan NLP, ben merkezciliği ve bencilliği artırıyor.

Kişide ‘ben neymişim’ duygusu yaratarak, egoyu kabartıyor ve kişinin kendini özel, önemli görmesine yol açıyor.

Araştırmalarımıza göre NLP, bilim dünyasında yerini alamamış, kendisini ispatlayamamış görünüyor.

Uzmanlar, NLP’nin insanı kendi egosuna bağımlı hale getirdiğini savunuyor… (virgül.at)

(Not: NLP araştırması için, Avusturya basınından Die Presse, Der Standard gazeteleri arşivi ve Viyana Üniversitesi kaynaklarından yararlanılmıştır. Ayrıca TÜBİTAK ve bazı öğretim üyelerinin makaleleri kaynak olarak alınmıştır.)