İsveç Bugün Sandığa Gidiyor
İsveç’te bugün yapılacak seçimlerde özelleştirme, kamudaki kesintiler, grev hakkı sınırlaması ve güvencesiz çalışma partilerin gündeminde yok.
İsveç’te bugün yapılacak seçimler öncesi tartışmalar, seçim vaatleri birbirinden çok da farklı olmayan iki bloktan hangisinin yeni hükümeti kurabileceği üzerinde yoğunlaşmış durumda.
Özelleştirme, kamu hizmetlerinde kesintiler, grev hakkını sınırlama ve iş güvencesinin ortadan kaldırılma girişimleri partilerin gündeminde yok.
TEK BAŞINA İKTİDAR GÖRÜNMÜYOR
Bugün yapılacak milletvekili seçimleri ve yerel seçimler öncesi yapılan kamuoyu yoklamalarının sonuçları, “Kırmızı-Yeşil İttifak” olarak adlandırılan Sosyal Demokrat İşçi Partisi, Çevre Partisi Yeşiller ve Sol Parti ile Muhafazakar Parti, Merkez Partisi, Liberal Parti ve Hristiyan Demokratlar ittifakı arasındaki farkın azaldığını gösteriyor.
Bloklardan hiçbiri tek başına hükümet kuracak çoğunluğu bulamıyor.
2014 yılında yapılan seçimlerde yüzde 12.9 oranında oy alan ırkçı ve yabancı düşmanı İsveç Demokratları ise tırmanışta.
Tüm kamuoyu şirketlerinin yaptığı araştırmalarda partinin oylarının yüzde 16 ila yüzde 24 bandında olduğunu görülüyor.
♦ İsveç’te 4 çocuk bir Romanı öldürmekle suçlanıyor
HALKIN EN BÜYÜK DERDİ SAĞLIK HAKKI
Evrensel‘den Murat Kuseyri’nin haberine göre, Yuogos adlı kamuoyu şirketinin yaptığı araştırmanın sonuçları seçmenler için can alıcı sorunun iddia edilenin tersine sığınmacı ve göçmen sorunu değil sağlık sistemindeki sorunlar olduğunu ortaya koydu.
Araştırmaya katılanların yüzde 52.3’ü kendileri için en önemli sorunun sağlık olduğunu söylerken göçmen ve sığınmacı sorunun daha önemli olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 47.5. Seçmelerin önemli gördüğü üçüncü sorun ise yüzde 34.5 oranı ile toplumda artış gösteren suç oranı.
SORUNUN KAYNAĞI TARTIŞILMIYOR
Sol Parti dışta bırakılırsa diğer partilerin sorunları çözüm önerileri ise bir birinden farklı değil.
Sağlık sisteminde ortaya çıkan sorunların kaynağının neoliberal politikaların uygulanması, özelleştirme ve taşeronlaştırma olduğunun bilinmesine rağmen bunlar tartışılmıyor.
Bir önceki seçimlerde olduğu gibi Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Sol Parti, sağlık sektöründeki özel şirketlerin kârlarının kısıtlanacağını söylemekle yetiniyor.
Sol Partinin dışarıdan verdiği destekle 4 yıldır hükümette olan ve kârları kısıtlamayan sosyal demokratların bu söylemleri seçmenlere inandırıcı gelmiyor.
Dünya ve Avrupa’da yükselen milliyetçilik ve yabancı düşmanlığı ve esen sağ rüzgarların İsveç’te de esmesiyle birlikte sığınmacıları sorunların kaynağı gösteren İsveç Demokratları büyük bir ilerleme kaydetti.
IRKÇI PARTİNİN GÖÇMEN POLİTİKASINI BENİMSEDİLER
Kırmızı-Yeşil Hükümet, ırkçı partinin sığınmacı politikasına karşı çıkma yerine 2015 yılındaki sığınmacı krizinden sonra sağ partilerle anlaşarak Avrupa’nın en katı göçmen politikasını uygulamaya koydu. Partiler, sığınmacılara karşı daha katı söylemlerde bulunma yarışına girdi.
Sosyal Demokrat İşçi Partisi, ırkçı partinin sığınmacı ve göçmen politikasını kendi politikasına dönüştürdü.
Suçla mücadele söz konusu olduğunda da Sol Parti hariç tüm partiler aynı tutumu benimsedi.
İsveç değer yargılarından ve sığınmacı ve göçmenlerin buna uymasının zorunluluğundan söz ettiler.
Daha önce sık sık söz ettikleri çok kültürlü toplum, değişik etnik köken ve inançtan insanların kültür ve değer yargılarına saygı gösterme söylemleri ise terk edildi. Bir biçimde toplumsal tüm sorunların kaynağı olarak sığınmacı ve göçmenler gösterildi.
Sorunun çözümü için de daha katı bir sığınmacı politikası uygulanması, cezaların ağırlaştırılması, daha fazla polis istihdam edilmesi istendi.
Sosyal demokratlar ve sağ partilerin tabanlarının İsveç Demokratlarına kaymasını engellemek için yaptığı manevralar ve ırkçı partiyle aynı argümanları kullanmaları, ırkçı partiyi geriletmek bir yana daha da güçlendirdi.
İsveç Demokratlarına görüşleri benimsenen ancak dışlanan mağdur edilmiş bir parti rolünü oynama fırsatı verdi.
SOSYAL DEMOKRATLAR SAĞCILARLA KOALİSYONA HAZIR
Bugün yapılacak seçimlerde Sosyal Demokratlar ve Yeşiller hükümeti ile sağ ittifakın hükümeti kuracak çoğunluğu elde edemeyeceklerinin anlaşılmasından sonra Başbakan Stefan Löfven, yeni bir manevra daha yaparak blok politikasına son verebileceğini ve sağ partilerle koalisyon hükümeti kurabileceğini açıkladı.
İsveç tekelleri, özelleştirme karşıtı söylemleri ve varlık vergisi gibi önerileri nedeniyle Sol Partinin kurulacak bir hükümet içinde yer almasını istemiyor.
Tekellerle özellikle silah tekelleriyle yakın ilişkide bulunan Başbakan Stefan Löfven, Sol Partinin yer alacağı bir hükümet kurma yerine sağ partilerle koalisyon hükümeti kurmayı tercih ediyor.
İSVEÇ’TE SENDİKALAR NE YAPIYOR?
Tüm bunlar olurken işçilerin yüzde 65’ini örgütleyen İsveç İşçi Sendikaları (LO) yöneticileri, işçilerin can alıcı taleplerini gündeme getirmek yerine işçilerin sosyal demokratlara oy vermelerini sağlamak için seferber oldu.
İsveç Demokratlarına yönelik teşhir kampanyaları başlattı.
Yapılan kamuoyu araştırmaları ırkçı partinin LO üyesi işçiler arasında ciddi bir desteğe sahip olduğunu gösteriyor.
Devlet İstatistik Enstitüsünün önceki gün kamuoyuna açıkladığı rapor, LO üyeleri arasında sosyal demokratlara olan desteğin azaldığını ve İsveç Demokratlarına desteğin ise artmaya devam ettiğini gösterdi.
İŞÇİLER ARASINDA IRKÇI PARTİ
Geçtiğimiz yılın kasım ayında LO üyelerinin yüzde 46.4’ü Sosyal Demokrat İşçi Partisine oy vereceğini söylerken bu oran yüzde 38.5’e geriledi.
Aynı dönemde ırkçı partiye destek vereceklerini söyleyenlerin oranı yüzde 20’den yüzde 24.9’a yükseldi.
Bu, her 4 işçiden birinin ırkçı partiye oy vereceğini gösteriyor.
İşçi ve emekçilerin en can alıcı sorunları olan iş güvenliğini ortadan kaldırma ve grev hakkını kısıtlama ve emekli yaşını yükseltme girişimleri LO’nun gündeminde yok.
İşçi kiralama şirketlerinin yol açtığı sorunlar ve patronların kölece çalıştırdığı misafir işçiler ise hiç tartışılmıyor.
Tartışmalar daha çok hangi blokun hükümet kuracağı ve ırkçı partiye karşı alınacak tutum üzerinde yoğunlaşıyor.
Hükümet partileri ve muhalefette bulunan sağ partiler, sorunlara yaklaşımları ve çözüm önerileri birbirine benzediği için oy kaybına uğruyor.
SOL PARTİ GÜÇLENDİ
Buna karşın İsveç Demokratları ile sorunların çözümü için daha radikal önerileri gündeme getiren Sol Parti güç kazanıyor.
Son yapılan kamuoyu yoklamaları 2014 seçimlerinde yüzde 5.7 oranında oy alan Sol Partinin yüzde 10 civarında oy alabileceğini gösteriyor.
Seçimlerden sonra en büyük sorun hükümetin hangi blok tarafından kurulacağı değil, partilerin Nazi kökenden gelmekle ve ırkçı olarak suçladıkları İsveç Demokratlarına karşı nasıl tutum alacakları.
2014 yılında yapılan seçimlerde tüm partiler, sığınmacı ve göçmenlere olan yaklaşımından dolayı İsveç Demokratlarının yer alacağı veya destekleyeceği bir hükümet içinde yer almayı kabul etmedi.
Kamuoyu araştırmalarının sonuçları İsveç Demokratlarının Sosyal Demokrat İşçi Partisinden sonra ikinci büyük parti olacağını gösteriyor.
Irkçı partinin ihraç ettiği aşırı sağcıların kurduğu İsveç İçin Alternatif’in yüzde 4 barajını geçmesi mümkün görülmüyor.
Partinin yüzde 1 oranında oy alabileceği tahmin ediliyor.
Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Çevre Partisi Yeşiller’in oluşturduğu azınlık hükümeti, ırkçı partiyle her hangi bir hükümet kurma pazarlığı içine girmeyeceğini açıkladı.
Bir koalisyon hükümeti kurmakta istekli görünen sağ partilerin İsveç Demokratlarına yaklaşımlarında bir değişim olup olmayacağı merak ediliyor.