Öncelik göç ve güvenlik

Avusturya’nın altı aylık başkanlığı süresince Türkiye’nin AB üyeliği için açılması gereken fasıllara ilişkin olumlu adımlar atılması beklenmiyor.

Öncelik göç ve güvenlik
 

Muhafazakâr Avusturya Halk Partisi ile aşırı sağcı ve AB karşıtı Avusturya Özgürlük Partisi tarafından kurulan hükümetin hazırladığı program, ‘güvenlik ve göç’, ‘dijital ekonomi’ ve ‘Batı Balkanlar ve Güneydoğu Avrupa’nın AB’ye yakınlaştırılması’ olmak üzere üç temel üzerine kuruluyor.

Avusturya’nın öncelikli olarak AB ortak iltica sisteminin güncellenmesini, Akdeniz’in doğu ve merkezinden gelen düzensiz göçün durdurulması için AB’nin dış sınır güvenliğinin kuvvetlendirilmesini ve bu amaçla kurulmuş olan AB Dış Sınırlarını Koruma Ajansı FRONTEX’e ek yetki ve olanak verilmesini istediğine dikkat çekiliyor.

Siyasal İslama karşı strateji
Programda ‘radikalleşme ve terörle mücadele’ başlığı altında “Siyasal İslam’a karşı strateji geliştirmek ve Avrupa İslamı oluşturmak için ciddi tartışma başlatmak” önerileri de yer alıyor. Bu konuda Kasım 2018’de Viyana’da bakanlar düzeyinde bir konferans düzenleneceği belirtiliyor.

‘Koruyan Avrupa’ başlıklı programla Avusturya, son yıllarda AB’ye şüpheyle bakan muhafazakâr ve aşırı sağcı seçmenini rahatlatmayı hedefliyor.

Programı değerlendiren Deutsche Welle, “Avusturya, Türkiye ile AB arasındaki ilişkiye temel oluşturan hukuksal çerçeveye dahi siyasi söylemlerle karşı çıkıyor” tespitini yaptı.

Altı ay olumlu gelişme beklenmiyor
 

Haberde, şu ifadelere yer verildi; “AB dönem başkanı ülke tek başına AB adına kararlar almıyor.

Fakat Viyana-Ankara hattındaki gergin ilişkiler ve gerek Türkiye gerekse Avrupa’daki politik konjonktür nedeniyle gelecek altı ay Türkiye-AB ilişkilerinde olumlu bir gelişme kaydedilmesi beklenmiyor. Avusturya yılsonunda dönem başkanlığını Romanya’ya devredecek.

Ancak Mayıs 2019’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri nedeniyle de AB hükümetlerinin Türkiye’nin üyelik süreci konusunda cesur kararlar verebileceklerine Avrupa kulislerinde kimse inanmıyor.

Sonuç olarak ilişkiler hukuken olmasa da fiilen müşterek çıkar alanlarında işbirliğine dayalı özel bir ortaklık zeminine doğru yöneliyor.”

Kurz: Müzakereler sonlandırılmalı
 

AKP hükümetine pek çok konuda eleştiri yönelten Avusturya hükümeti son aylarda bu yönde çok açık mesajlar veriyordu.

Son olarak Başbakan Sebastian Kurz, Mart 2018’de Varna’da AB kurumları ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında yapılan toplantı öncesinde, “Temel demokratik değerler ve insan hakkı ihlalleri göz önüne alınırsa, Türkiye ile AB arasındaki üyelik müzakereleri, Kopenhag Kriterleri artık uygulanmadığı için sonlandırılmalı” çıkışını yapmıştı.