Avusturya Başbakanı “Ulusun Geleceği” konulu bir konuşma yaptı
15 aydır görevde olan Şansölye Karl Nehammer, cuma günü “Avusturya 2030” başlıklı konuşmasında geleceğe yönelik planlarını sundu. Başbakan işçi semtindeki gökdelenin 35. katından, “İki eli sağlıklı olan herkes işe gitmek zorunda” dedi.
Avusturya merkez sağ Halk Partisi [ÖVP] Federal Başkanı ve Başbakan Karl Nehammer cuma günü klasik muhafazakâr dünya görüşünü, Viyana’da işçi semti olarak bilinen Favoriten’deki yüksek binanın 35. katından açıkladı.
Wienerberg’deki İkiz Kulelerin 35. Katında yapılan “Ulusun Geleceği” konulu konuşmasında, ÖVP’den birçok isim hazır bulundu. 200 konuğun katıldığı davete, eski Şansölyeler Kurz ve Schüssel davet edildikleri halde katılmadıkları görüldü.
Davette eyalet valileri, Markus Wallner [Vorarlberg], Thomas Stelzer [Yukarı Avusturya OÖ], Christopher Drexler [Steiermark] ve Johanna Mikl-Leitner [Aşağı Avusturya NÖ] ilk sırada yerlerini aldılar.
Ayrıca, Ulusal Konsey Başkanı Wolfgang Sobotka ve Bakanlar Karoline Edtstadler, Magnus Brunner ve Klaudia Tanner. Arka sırada Martin Polaschek, Martin Kocher, Norbert Totschnig, Gerhard Karner, Karl Mahrer ve Christian Sagartz’ı yerini aldı.
Avusturyalı siyaset bilimcilerine göre, başbakanın ulusa seslenişinde devrimsel bir yenilik olmadığı, ÖVP’nin klasik muhafazakâr konsepti dışına çıkılamadı. Yorumcular, “görünüşe göre ÖVP köklerine geri dönüyor – herhangi bir ihtişam yok” değerlendirmesinde bulundu.
Karl Nehammer 15 aydır Şansölye. “Avusturya 2030” başlıklı konuşmasında geleceğe yönelik planlarını sundu. Başlangıçta, hükümet başkanı bugünü çok uzun bir şekilde değerlendirdi ve zor kriz zamanlarını ele aldı. Nehammer, “Krizleri uyum ve yaratıcılıkla aşabiliriz. Birbirimize yaklaşmak önemlidir. Korkunun sürekli bir yol arkadaşı olduğu yerde, yönlendirme ihtiyacı artar” diye vurguladı.
Pandemi yönetimine de kısaca değinen başbakan, Korona dönemi “bizi derinden etkiledi” diye konuştu ve korona aşısı nedeniyle bilime olan minnettarlığını dile getirdi.
Ukrayna’daki savaş ve Rusya’nın gaza bağımlılığı da ele alındı. Nehammer, “Bu savaş dayanılmaz,” diye vurguladı. “Muhtemelen yıllar alacak: dinlenmemeli, dayanışma göstermeli ve barış için çalışmalıyız.” Gaz tedariki söz konusu olduğunda, söz verdi: “Önümüzdeki kışın güvence altına alındığından emin olunuz” dedi.
Şansölye beş ana soru sordu:
• Her nesil öncekinden daha iyi olacağı vaadini yerine getiriyor mu?
• Nasıl ve nerede yaşıyoruz – ülkenin her yerinde eşit haklar var mı?
• 2030’da daha çok iş mi yoksa daha çok yaşam mı olacak?
• İklim koruma ve refah birbirini dışlar mı?
• Avusturya ne kadar güvenli?
Şansölye, gelecek planı için hedefler belirledi | “En önemli şey çocuklarımız”
Nehammer, “Bazıları tüm öğrencilerin aynı olmasını ister, bazıları ise ancak doğru dürüst çalışanların üniversiteden mezun olabileceğini düşünür. Yetenek teşvik edilmelidir. Hedefimiz ortalama değil, ortalama tuzağa düşmeyelim. Ön eğitim artık tek çözüm olmayacak. Dijitalleşme ilerliyor. Şansölye, “Programlamanın beşinci sınıftan itibaren bir okul konusu olması gerekiyor. Makinelerin bizi kontrol etmesi değil, bizim makineleri kontrol etmemiz çok önemli. Okul çağın gereklerini karşılamalıdır. Ve çocuklar gittiğinde, gerçekten Almanca konuşabilmeleri gerekiyor” dedi.
Medya yetkinliği ve okullarda siyasi eğitim
Ayrıca, okullarda siyasi eğitim ve medya yeterliliği belirleyici faktörlerdir. Nehammer, demokrasinin çocuklara öğretilmesini istiyor. Gençler 7. sınıftan itibaren basın konseyinde temsil edilen tüm gazetelerden bilgi edinme becerilerini geliştirmek için E-Paper almalı. Ancak okul tek odak noktası değildir. Nehammer ayrıca çıraklık mesleğine de değindi: “Usta sınavı, bir derece kadar ücretsiz olmalıdır” diye konuştu.
Yaşlılıkta yoksullukla mücadele
Nehammer, eğitim konusundan sonra, önümüzdeki yıllarda baş gösteren yaşlılıkta yoksulluğa odaklandı. Avusturya “iyi ve verimli bir emeklilik sistemine” sahiptir. Soru, bunun nasıl korunabileceği ve güvence altına alınabileceğidir. Daha uzun süre çalışmayı mümkün kılmak için teşvikler ayarlanmalıdır. Sağlık bunun için bir ön koşuldur. Hedef, “yalnızca yaşlanmak değil, aynı zamanda sağlıklı bir şekilde yaşlanmak” olmalıdır dedi.
Sağlık sisteminde iyileştirmeler
Avusturya’nın sağlık sistemindeki iyileştirmelere de ihtiyaç var. Başbakan, hemşirelik personelinin büyük eksikliğinden bahsetti. Yurt dışından hemşire alımı yaparken “bürokrasi ve engeller” ile karşılaşıyorsunuz. Bunlar “şu ana kadar sorunu kontrol altına alamadığımız anlamına gelen engeller”. Başbakan, yurt içinde yaklaşık 40 bin sağlık çalışanının kötü ücret ve çalışma koşullarından dolayı meslek değiştirdiğinden bahsetmedi.
Mülk sahibi olmayan kalmasın
Başbakan, “Hedefim, tüm Avusturyalıların mülk sahibi olmayan sınıfa değil, mülk sahibi sınıfa ait olmasıdır” diyor. İnsanların mülk sahibi olmaları için daha fazla odaklanılması gerekiyor. “2030 yılına kadar Avusturya bir mülk sahibi ülke olacak” diye konuştu.
“Başarı değerli olmalı”
Çalışma konusunda Nehammer şunu vurguladı: “Başarı, zahmete değer olmalıdır.” Sosyal faydalara değindi: “Bazıları para için çalışır, diğerleri parayı alır. Yeni işsizlik yardımlarına ihtiyaç var. Bu bir “adalet sorunu”dur. 50 yaş civarında işini kaybedenler mağdur edilmemeli.
Nehammer, “Ama 25 veya 35 yaşında olan ve iki eli sağlıklı olanların gerçekten işe gitmesi gerekiyor” diye vurguladı.
Ardından göç konusu geldi. Düzensiz göçle mücadele aynı zamanda insanların acılarını vahşice istismar eden organize suçla mücadeledir.”
“Göçü hedeflemiş, kontrol etmiş ve düzenli hale getirmiş olmamız” gelecek için de bir sorudur. Yalnızca Avusturya’da en az beş yıl yaşamış kişiler tam sosyal yardım hakkına sahip olmalıdır dedi. |© DerVirgül