‘’Çirkince’’
Belediyenin elektrik direklerinin üzerine yaptığı leylek yuvalarına bakarken, uzakta Meryem Ana’nın son günlerini geçirdiği yer olarak kabul gören evin bulunduğu dağ görülmekteydi…
Adem Hüyük
Biz zamanlar deniz sularıyla kaplı olan bu topraklarda, binlerce balığın yaşadığını bilmek, istem dışı toprağa bakmamı sağlıyordu. Deniz suları çekilmiş olsa da uzaktan deniz rüzgârı kendisini hissettiriyor.
Antik Efes kentinin ilk kuruluşu M.Ö. 6000 yıllarına kadar indiğini ön görürsek, Efes’in rakımının da kasabadan biraz daha yüksek olduğunu da hesaba katarsak, kendimce, suların çekilme zamanını hesaplamaya çalıştım.
Ben bu hesapları yaparken, ‘’Şirince’’ ye giden yolu tarif eden tabela karşıma çıktı.
Karşıma çıktı diyorum, oysa o tabela yıllarca oradaydı.
Tarih içinde yaptığım zihinsel geziden olsa gerek, Şirince’ye giden yolu ilk defa görmüş gibi ve hatta Şirince’yi keşfetmiş gibi bir duygu sardı içimi.
Bilindiği gibi, “Mavi Enerji Grubu” olarak adlandıran bir grubun 21 Aralık 2012’de sonlanan Maya takvimine göre kıyametin kopacağı ve bundan sadece Şirince ile Fransa’nın Bugarach köyünün etkilenmeyeceği inanışı nedeniyle dünyanın ilgi odağı haline gelmişti.
Efes Antik Kenti, Meryem Ana ve Kuşadası’nın gölgesinde kalan Şirince, Maya takvimi sayesinde, gündeme gelmiş ve yıllık ağırladığı ziyaretçi sayısı 1,5 milyona ulaşmıştı.
Evet Burası, İzmir’in Selçuk ilçesi, Şirince köyü…
Şirince Selçuk merkeze yaklaşık 10 km uzaklıkta yer alan bir köydür.
Efes’in terk edilmesinden sonra 15.yy civarında yerleşim görmeye başlamıştır.
Virajlı, ormanlık bir dağ yoluyla ulaşılan Şirince, Eski bir Ortodoks köyüdür.
Adı da ‘’ Çirkince’dir’’.
Sakinlerinin bu ismi, yabancıların rahatsız etmemesi ve köylerinin güzelliğinin bozulmamasını istedikleri için verdiği söylenmektedir.
Bir zamanlar bin 800 hanenin yaşadığı köyün nüfusu Kurtuluş Savaşı yıllarında bir hayli azaldı.
Köye, 1924’ten sonra mübadeleyle Yunanistan’dan gelen Türkler yerleştirildi.
Şirince’de yaşayan Rumlar ise Yunanistan’a göç etmek zorunda kalmıştır.
Bugün köy Türk-Yunan kültürünün mükemmel bir sentezi durumundadır.
Köyün taş sokaklarında gezinirken, bir ‘’dönem-filmi’’ veya dizisinin içindeymişsiniz gibi hissedersiniz kendinizi.
Birazdan, şu sokağın başında, atlı askerlerin belireceğini sanabilirsiniz.
Yıkılmaya yüz tutmuş yüz yıllık duvara, son teknoloji bir klima motorunun takıldığını görmenizle, içinde bulunduğunuz zamana geri döner, geçmişle, gelecek arsındaki ölümcül diyalektiği görürsünüz.
Sıçak kuma yerleştirilmiş kahve cezvelerine, merakla yaklaşırsınız.
Ama birkaç saniye sonra o cezvelerden, fincana nazlımsı dökülen kahveyi içiyor olabilirsiniz.
Köyün adıyla özdeşleşen ev yapımı şarapların satıldığı şarap evleri ve yanlarındaki ağaçların dallarına yerleştirilen şarap şişeleri, şarap tatmak için sıraya giren turistleri görebilirsiniz.
Olurda şarap içerseniz şayet, Şirince’de gördüklerinizin sarhoşluğunun yanında, hiç kalacağını söyleyebilirim.| ©DerVirgül