Bir zamanlar Çukurova, şimdiler de Viyana

| Adem Hüyük

Yaklaşık yirmi yıldır misafirliklerin ve sosyal yaşam alanlarında kurulan televizyonlar dışında, televizyon seyretme alışkanlığım hiç olmadı. Evimde bir televizyonun olmaması, televizyon üzerinden toplumu etkileyen şeylerden habersiz olduğum anlamı da çıkartılmamalıdır. En azından, televizyon seyreden dostlarımın titizliği beni televizyona mahkûm etmese de internetten önerilen şeyleri izliyor, zaman zaman ise seyrettiğim film/dizi gibi yapıtlar hakkında yorumlar yazmaktayım.

“Televizyon seyretmemek benim kendi tercihim. Seyretme tercihi olanları eleştirdiğim sonucunun çıkartılmamasını umuyorum […]”

Televizyon dizilerinin teknik hem de içerik acısından önemli bir yol kat ettiğinin farkındayım. Bu olumlu bir gelişme.

Yıllar önce yakın dostlarım sağ olsunlar benim de beğeneceğimi düşündükleri bir diziyi bana önermişlerdi. Böyle durumlarda, öneren dostların öylesine bir öneride bulunmayacaklarını bildiğim için dizinin bölümlerini izler, neden önerdiklerini anlamaya çalışırdım.

Bu dizilerin en çok beğendiğim kuşkusuz “Hatırla Sevgili” gibi dönemsel diziler olmuştur. “Çemberimde Gül Oya” gibi yöreselliği dayatmayan ama yöreselliğin gerçekliğini yansıtan dizilerde seyrettiğim yapıtlar arasındaydı. Çok vakit bulamasam da dostlarımın sipariş ettiği dizileri internet üzerinden, yemek molasında veya dinlenme süreçlerinde izliyordum.

Öte yandan, dizilerin yaşamlarımız üzerindeki etkilerini araştırmak için, en çok seyredilen “Kurtlar Vadisi”, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz”, “Deli Yürek”  ve “İnci taneleri” gibi devlet mafya karışımı dizilerinde bazı bölümlerini izlemek zorunda kaldığım olmuştur.

Bir Zamanlar Çukurova veya Viyana

Geçtiğimiz günlerde değerli bir dostumun yaşadığım şehirde varlık ve fark edilmek isteyen karakterlerin olduğunu ve bu karakterlerin “Bir Zamanlar Çukurova” dizisinden fırlamış gibi olduğunu söyledi. Ve diziyi seyrettiğimde ona hak vereceğimden çok emindi.

Diziyi biraz araştırdım.

İnternet, “2018-2022 yılları arasında atv’de yayımlanan Bir Zamanlar Çukurova adlı Türk dram, romantik ve aksiyon türündeki televizyon dizisi” bilgisini benimle paylaştı. Bu bilgi diziyi seyretmem gerektiğine işaretti.

Diziyi bana öneren dostum özellikle iki karaktere dikkat çekmişti.

Betül karakteri ve annesi…

“Bir Zamanlar Çukurova” dizisindeki Betül karakteri, dizinin son sezonlarında hikâyeye dâhil olan önemli ve karmaşık bir karakter. Betül, başrol oyuncuları olan Züleyha ve Hakan’ın karşısına çıkan güçlü ve manipülatif bir karakter olarak dikkat çekiyor.

Betül’ün kişilik özelliklerini, eylemlerini ve motivasyonlarını inceleyerek karakter analizi yapmaya çalışsam da dizinin tamamını henüz izlemediğim için, kısmen bunu yapmaya çalışacağım.

Betül, zekâsını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilen bir karakter. Dizide her zaman en iyiyi elde etmeye çalışan, hayatta daha yükseğe çıkma arzusuyla hareket eden biri olarak görülüyor. Hem iş dünyasında hem de sosyal yaşamda güç elde etme çabası, onun hırsını gösterir.

Betül, diğer insanları kendi amaçlarına ulaşmak için manipüle etmekten çekinmiyor. Çevresindekilerin zaaflarını ve güçsüzlüklerini kullanarak kendi çıkarlarına hizmet eden stratejiler geliştiriyor. İkili oynama, arka planda entrikalar çevirme gibi yöntemlerle istediği sonuçlara ulaşmaya çalışıyor.

Betül, bazen kendi yetersizlik hissi ve korkuları nedeniyle hırslı davranır.

Güç ve statü elde etmek istemesinin ardında, güvensizlik duyguları ve kendini ispat etme arzusu yatıyor.

Bu, onu tehlikeli ve sınırları zorlayan bir karakter yaparken, hatalarını da artırıyor.

Özellikle güç elde etme arzusu, çoğu zaman onun vicdansız ve ahlaki değerlerinin olmadığını gösterir.

Dizinin ilerleyen bölümlerinde, Betül’ün intikam almaya yönelik eğilimleri ve sabırsız tavırları da ön plana çıkar. Kendisine zarar veren veya onun hedeflerine engel olan kişilere karşı acımasız davranır. Bu özelliği, onun uzun vadeli planlar yapabilen ve gerektiğinde kin güdebilen bir karakter olduğunu gösterir.

Her ne kadar dışarıdan güçlü ve soğukkanlı görünse de Betül’ün iç dünyasında derin yaralar ve kırılganlıklar vardır. Güç elde etme arzusu ve başkalarını manipüle etme eğilimi, aslında onun kendi zayıflıklarını örtbas etme çabası olarak görülebilir.

Onu motive eden duyguların altında güvensizlikler ve başkaları tarafından kabul edilme arzusu yatmaktadır.

Betül’ün aile içi ilişkilerinde zaman zaman ikili oynaması ve menfaatlerine göre hareket etmesi, karakterinin karmaşıklığını gösterir.

Dizinin sonlarına doğru Betül’ün hırslarının ve entrikalarının sonuçları, onu trajik bir sona sürükler. Kendi hataları ve manipülasyonlarının bedelini ödemek zorunda kalır. Bu, karakterinin hem dramatik hem de trajik bir boyut kazanmasına neden olur.

Zekâsını ve hırslarını acımasızca kullanan, manipülatif ve kararlı bir kadını temsil ettiğini zanneden karakter, güç elde etme arzusu ve çevresindeki insanları kontrol etme isteği, onun için sonun başlangıcı olmuştur.

Ancak bu durumun en yakın çevresi bile farkında olurken, Betül sona ulaşana kadar bunun farkına varamaz. | ©DerVirgül

Devamı gelecek…