6 Şubat depremlerinin Viyana’da bıraktığı izler

6 Şubat depremlerinin Viyana’da bıraktığı izler

| Adem Hüyük

5 Şubat 2023 Pazar akşamı, Viyana’daki Damak Restoran’da oturuyordum. Restoranın işletmecisi arkadaşım olan Volkan’ın bir sürpriz hazırladığını tahmin ediyordum. Nitekim tahmin ettiğim gibi oldu; mumları yakılmış bir pasta ile Damak çalışanları “İyi ki doğdun” diyerek yanıma geldiler. Ardından, Viyana sinemalarında gösterime giren bir Türk filmini izlemek için Volkan’ın önceden aldığı biletler sayesinde topluca sinemaya gittik.

Gece yarısı herkes evine dağılmış, ben de doğum günümde hatırlanmanın mutluluğuyla uykuya dalmıştım. Ancak telefonumun çalmasıyla uyanmak zorunda kaldım. Ekrana baktığımda, saat 04.47’yi gördüm. Arayan, T.C. Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun’du.

Büyükelçinin Arayışı ve Deprem Haberi

Telefonu açmadan önce, büyükelçinin bu saatte aramasının ciddi bir duruma işaret ettiğini düşünerek bilgisayarımı açmaya koyuldum. 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sırasında da benzer bir deneyim yaşamış, erkenden uyuduğum cuma günü saat 20:00 sularında gelen bir telefonla önemli bir olaydan haberdar olmuştum.

Büyükelçi Ceyhun, telefonda, “Saat 04.17 sularında Kahramanmaraş’ta büyük bir deprem meydana geldi. Yıkıcı etkileri olduğu bildiriliyor. Buralarda yardım toplama çalışmalarının hızla başlatılması gerekiyor ve medyanın desteği bu noktada önemli,” dedi.

Depremin Yarattığı Yıkım ve Yardım Seferberliği

6 Şubat sabahı, Avusturya Başbakanı Karl Nehammer, Türkiye’ye 3 milyon Euro yardım yapılacağını ve arama kurtarma ekiplerinin gönderileceğini duyurdu. Bu açıklamalar, Avusturya’daki yardım çalışmalarına hız kazandırdı.

Saat 13.24’te, Kahramanmaraş’ta ikinci bir depremin meydana geldiği haberi ulaştı. Artık insanların gülmesi bile utanç verici hale gelmişti. Avusturya’da yaşayan yüzlerce kişi, yakınlarından haber alamamanın çaresizliğini yaşıyordu.

Gazetenin telefonu susmuyor, insanlar kayıp yakınlarına ulaşmamız için yardım istiyordu. Haber yaparken, “Bu haber hangi aileye acı getirecek?” sorusu zihnimde yankılanıyordu.

Yardım Kampanyaları ve Yaşanan Sorunlar

Depremzedeler için yardım kampanyaları düzenlenirken, bazı duyarsız davranışlar göze çarpıyordu. Yardım malzemeleri arasında kullanılmış gecelikler, tek eşi kayıp ayakkabılar, hatta makyaj malzemeleri vardı.

Öte yandan, Türkiye’den gelen haberlerde yardımların etnik, mezhepsel ve siyasi tercihlere göre dağıtılması gibi tartışmalar da kamuoyunda rahatsızlık yaratmış, bu nedenle yardımlar tek merkezli toplanmak yerine, doğan güvensizlik ortamından dolayı ideolojik, mezhepsel ve etnik ayrışımlar etrafında ayrı ayrı yardım kampanyası yürütülmüştür.

Yardım toplama komitesinde yüzlerce genç gönüllü görev alırken, onları en çok üzen ise, evlerindeki atılacak giysileri depremzedeler layık görerek, yardım toplama merkezine getirmeleriydi.

Hatta bir genç, eski giysilerden oluşan paketi alamayız dediği için azarlandığına şahit oldum ve müdahale etmiştim.

Bütün bu gelişmeler, “Depremzedelere yardım, dolabınızda boş yer açmak değildir” başlıklı bir köşe yazısı yazmama neden oldu. Ama kimse üzerine alınmadı…

Zihnime kazınanlar

Ulaşılamayan köyler, enkazın altında kurtarılmayı bekleyen insanlar, evleri yıkılanların soğuk hava koşullarına karşı savaşı, yetkililerin yaşananları “kadere” bağlaması, yardımlarda etnik, mezhepsel ve siyasi tercih gibi farklılıkların gözetilmesi, yardım toplarken kullanılmış giysileri getirmeyin dediğimiz halde, kullandığı geceliğini getiren kadın, diğer eşi olmayan ayakkabıyı depremzedelere layık görenler, makyaj malzemesi getirenler, yardım yaptığını gözümüze sokanlar, medya önünde yardım sözü verip hala vermeyenler vb. bütün bu gelişmeler, başkaları adına utanmamıza neden olan tarihidir 6 Şubat.

Yazacak çok şey var…

Ak Partili siyasetçiler Avrupa turuna çıkarak, vatandaşın nabzını yokladığı günlerdi.

Tabi ki Avusturya’ya da geldiler.

Viyana müsiad bürosunda yapılan toplantıya bende davet edilmiştim.

O toplantıda duyduklarımı hayatım boyunca unutamayacağımı, o dönem yazdığım bir köşe yazısında dile getirmiştim. Bu sadece benim için geçerli değil, sanırım orada bulunan herkes benim gibi düşünmüştü.

“Kopmuş bir kafa derede gidiyordu…”

AK Partili bir milletvekilinin, örnek vermek için yaptığı konuşmayı hiç unutamam.

Toplantıya biraz geç gittiğimden en arkada ayakta ama herkesi görebiliceğim noktada duruyordum.

Depremin yarattığı felaketi, daha büyük felaketlerle örneklendiren AK Partili siyasiler, “buna da şükür” safsatasını kanıksatmaya çalışıyorlardı.

Bir AK Partili vekil “korku filmi tadında” bir örnek verdi.

Örneğin başlığı: “Beterin beteri var!”

Aynen yazıyorum: “Vücudundan kopmuş ama konuşabilen bir insan kafası, derede suyun akıntısına kapılmış gidiyor. Görenler insan kafasına soruyor; ne oldu sana, nasıl bu hale geldin diye. Kafa suda ilerledikçe başka insanlarda aynı soruyu soruyor. Kafa her seferinde aynı yanıtı veriyor: ‘Buna da şükür, beterin beteri var’ diyor. İnsanlar daha nasıl beteri olacak, vücudun yok diyerek kafaya yanıt verirler. Kafa derede akıntının hızıyla bir kayaya çarpar ve parçalanır. Tam o an kafa yine konuşur; ‘Ne dedim size, beterin beteri var.’ 

Bana göre tedavi olması gereken milletvekili, salonda bulunanlara dönerek, yaşanan depreme atıfla, beterin beteri var! Buna da şükretmeliyiz dedi… Yani, depremde ölenlere için şükretmeyi öğütleyen vekil, daha kötüsü olabilirdi diyerek, kabul edin ve sesinizi çıkarmayın diyordu.

Kimler mi vardı o toplantıda. Viyana’da yapılan her etkinlikte protokolü işkal edenler. Tek bir kişi bile, sen ne diyorsun diye karşı çıkmadı. Ben mi ne yaptım? Söz hakkı için elimi kaldırdım. Görmezden gelindi. Daha sonra salonu terk ettim.

Sonuç ve Teşekkür

Avusturya’dan toplanan yardımlar bölgeye ulaştırıldı. Ancak bu felaket, yalnızca yardım seferberliğiyle değil, aynı zamanda önlenebilir bir yıkımın neden yaşandığı sorusuyla da hafızalarımıza kazındı. Depremde hayatını kaybedenlere rahmet, geride kalanlara sabır diliyorum. Yardım kampanyalarına destek olan herkese tekrar teşekkür ediyorum.| ©DerVirgül

 

Yayınlama: 05.02.2025
Düzenleme: 05.02.2025
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.