On Büyükelçinin İstenmeyen Adam İlan Edilmek İstenmesi Konusunda Ne Biliyoruz?
18 Ekim’de iş insanı Osman Kavala’nın tutukluluğunun dördüncü yılı nedeniyle ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni Zelanda’nın imzaladığı ortak bir açıklama yayımlayarak, Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye’ye çağrıda bulundular. Bu çağrıdan sonraki gelişmeleri derledik.
18 Ekim’de iş insanı Osman Kavala’nın tutukluluğunun dördüncü yılı nedeniyle ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni Zelanda’nın imzaladığı ortak bir açıklama yayımlandı. Açıklama, ABD, Almanya ve Kanada başta olmak üzere bazı ülkelerin Ankara’daki büyükelçiliklerinin sosyal medya hesaplarında da paylaşıldı.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bugün, Osman Kavala’nın tutukluluğunun başlamasının 4. yıl dönümü. Daha önce verilen beraat kararının ardından farklı davaların birleştirilmesi ve yeni davaların açılması yoluyla davasında süregelen gecikmeler, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve Türk yargı sisteminin şeffaflığına gölge düşürüyor.
“Kanada, Fransa, Finlandiya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri büyükelçilikleri olarak birlikte, Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleri ve iç hukukuyla uyumlu şekilde, bu davanın adil ve hızlı biçimde sonuçlandırılması gerektiği kanısındayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye’ye çağrıda bulunuyoruz.”
Açıklamanın ardından, 10 ülkenin Ankara büyükelçileri Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı.
Salı günü büyükelçiler dışişleri bakanlığına gittikten sonra Bakanlık’tan yapılan açıklamada, “büyükelçilerin uyarıldığı” belirtildi.
21 Ekim’de de Erdoğan, Afrika seyahati dönüşü uçaktaki gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Bakın şimdi AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) bir karar almış. Bu Kavala denilen Soros artığıyla ilgili olarak Türkiye’yi adeta burada mahkum etmek istiyorlar. 10 tane büyükelçi bu açıklamayı niye yapar? Bu Soros artığını savunanlar, bunu nasıl bıraktırırız gayreti içindeler. Söyledim Dışişleri Bakanımıza, bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz.” demişti.
Ardından da Osman Kavala yazılı bir açıklama yaparak artık duruşmalara katılmayacağını ifade etti:
“Bana yöneltilen suçlamalar herhangi bir delile dayanmıyor olmasına rağmen dört yıldır tutukluyum. Cumhurbaşkanı’nın hüküm giymemiş ve yargılaması devam etmekte olan bir kişiye yönelik aşağılayıcı ve lekeleyici ifadeleri, insan haysiyetine saldırı niteliğindedir. Bunlar suçlu olduğum algısı yaratan ve yargıyı doğrudan etkileyen mesajlardır.
“Bu şartlar altında adil bir yargılama yapılmasına imkân kalmadığından, bundan sonra duruşmalara katılmamın ve savunma yapmamın anlamsız olacağına inanıyorum.
“Hukuk devletini savunan bir yurttaş olarak, yargının maruz kaldığı bu durumu meşrulaştırıcı bir edimde bulunmanın doğru olmadığını düşünüyorum.”
Erdoğan: Dışişleri Bakanımıza talimatı verdim, ‘Bu 10 büyükelçinin istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz’ dedim
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 büyükelçinin “istenmeyen kişi” ilan edilmesi için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na talimat verdiğini açıkladı.
Erdoğan açıklamasında: “Yatıyorlar, kalkıyorlar, Kavala, Kavala… Kavala dediğin, Soros’un Türkiye şubesi. 10 tane büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığı’na geliyor. Bu ne terbiyesizliktir ya? Siz burayı ne zannediyorsunuz ya? Burası Türkiye, Türkiye. Burası öyle zannettiğiniz gibi bir kabile devleti değil. Burası anlı şanlı Türkiye. Burada kalkıp da Dışişleri Bakanlığı’na gelip talimat verme gibi bir yola giremezsiniz. Gerekli talimatı ben de Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim. ‘Bu 10 tane büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz’ dedim. Bunlar Türkiye’yi tanıyacaklar. Türkiye’yi bilmedikleri, anlamadıkları gün burayı terk edecekler.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 büyükelçinin “istenmeyen kişi” ilan edilmesi için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na talimat verdiğini açıklamasının ardından gözler Dışişleri Bakanlığı’nın bu büyükelçiler için uygulayacağı diplomatik prosedüre çevrildi.
Dışişlerinde Durum Ne?
10 ülkeye bu konuda bildirim yapılacağını, daha sonrasında da büyükelçilerin belli bir tarihe kadar Türkiye’yi terk etmelerinin isteneceğini belirten Türk Dışişleri yetkilileri henüz “resmi işlemler”in başlatılmadığını belirtiyor. Bakanlık yetkilileri, Bakan Çavuşoğlu ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın durumu birlikte istişare edeceğini, istişareler doğrultusunda kamuoyunun bilgilendirileceğini söylüyor. Bu süreçte Erdoğan’ın geri adım atıp atmayacağı ise diplomatik kulislerde merak konusu.
Persona Non Grata [İstenmeyen Kişi]
Persona non grata (istenmeyen kişi) terimi devletlerarası ilişkilerde bir ülkeye girmesi veya o ülkede kalması, ülkenin merkezi hükümeti tarafından yasaklanan yabancı bir kişi için kullanıyor. “İstenmeyen kişi” kendisine verilen diplomatik dokunulmazlık hakkı sayesinde tutuklama ve herhangi bir kovuşturmadan korunan yabancı diplomata bir ülkenin uygulayabileceği en ciddi kınama biçimi olarak biliniyor. Bu duruma hukuki geçerlik kazandıran Viyana Diplomatik İlişkiler Konvansiyonu, diplomatların bulundukları ülkenin yasa ve düzenlemelerine saygı duymalarını şart koşuyor. Eğer bir ülke yabancı büyükelçileri ‘istenmeyen kişi’ ilan ederse, o elçilerin bulundukları ülkeler de aynı şekilde karşılık veriyor.
Türkiye’nin 10 ülke büyükelçisi için ‘istenmeyen kişi’ prosedürü başlatması, 10 ülkedeki Türk büyükelçilerinin de Türkiye’ye dönmesi ile eş zamanlı olacak. Bu durum yaşandıktan sonra Türkiye’nin tıpkı Şam, Kahire ve Tel-Aviv büyükelçiliklerinde yaşandığı gibi ikili ülke ilişkileri Amerika, Almanya ve Fransa’nın da aralarında olduğu 10 ülke ile de ‘tarihi kopuş’a sahne olacak.
Ek Kaynaklar: BBC / Deutsche Welle