Almanya birleşmeden bu yana hiç bu kadar yoksul olmamıştı

Almanya’da eşitsizlikle mücadele eden Paritaetische Wohlfahrtsverband’ın (Ortak Refah Derneği) “Yoksulluk Raporu”nda ülkedeki yoksulluk oranının 2020’de yüzde 16,2 olduğu bildirldi.

“Almanya için daha önce bu kadar yüksek yoksulluk oranı ölçülmedi” ifadesi kullanılan raporda, yaklaşık 83 milyon nüfusa sahip Almanya’da yoksulların sayısı 2020’ye göre yaklaşık 300 bin atarak 2021’de 13,8 milyona ulaştığı aktarıldı.

Raporda, yoksulluk oranın 2006’dan beri sürekli yükseldiği aktarılarak ülkedeki yoksulların oranın 2006-2021 yılları arasında yüzde 14’den yüzde 16,6’ya çıktığı belirtildi.

Yoksulluk seviyesi nasıl belirleniyor?

Diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Almanya’da da yoksulluk sınırı olarak ortalama gelirin yüzde 60’ı belirlenmiş durumda. Bundan daha az geliri olanlar aşırı yoksul olarak kabul ediliyor. Bu seviye kişilerin medeni durumu, çocuk sayısı gibi etkenlere göre değişkenlik göstere biliyor.

Örneğin 2022 itibariyle tek başına yaşayan bir bekarın yoksul sayılması için aylık gelirinin bin 74 euronun altında olması gerekiyor. Bu seviye 14 yaşından küçük 1 çocuğu olan yalnız ebeveyn için bin 396 euro. Çocuksuz çiftler için bin 611 euro, 14 yaşından küçük 2 çocuğu olan yalnız ebeveyn için bin 718 euro, 14 yaşından küçük 2 çocuğu olan çiftler için 2 bin 255 euro, 14 yaşından büyük 2 çocuğu olan çiftler için 2 bin 685 euro

“Salgın yoksulluktaki artış eğilimini yükseltti”

Dernek Başkanı Ulrich Schneider’in açıkladığı raporda çocuklar, gençler ve serbest meslek sahiplerinin durumunun kötüleştiğine dikkat çekildi.

Çocuklar ve gençlerdeki yoksulluk oranında yüzde 20,8 ile rekor seviye ulaştığı bilgisi paylaşılan raporda, bu oranın yaşlılar arasında yüzde 17,4 tespit edildiği kaydedildi.

Covid-19 salgınının yaşandığı son iki yılda özellikle serbest mesleklerde çalışanların yoksulluk sınırının altına düştüğüne işaret edilen raporda, serbest mesleklerde çalışanlar arasında 2019’da yüzde 9 olan yoksulluk oranının 2021’de yüzde 13,1’e yükseldiği belirtildi.

Raporda, sözleşmeli çalışanlarda aynı dönemde bu oranın yüzde 7,9’dan 8,4’e yükseldiği, bunun sebepleri arasında salgın döneminde kısa çalışma uygulamasının yürürlüğe konulması, zaten düşük ücretle çalışanların salgında aldıkları ücretlerin daha da düşmesi ve yarım gün çalışanların sayısının artması gösterildi.

Paritaetische Wohlfahrtsverband Başkanı Schneider, ülkedeki yoksulluk oranının artmasından sadece sözleşmeli veya serbest çalışanların sorumlu olmadığını belirterek, “Almanya’daki yoksulluk son zamanlarda salgın döneminde olduğu kadar hızlı yayılmamıştı. Bu artışın benzeri yok. Salgın, Almanya’da zaten var olan yoksulluktaki artış eğilimini bir kez daha büyük ölçüde yükseltti” değerlendirmesinde bulundu.

“Almanya hiç bu kadar bölünmemişti”

Schneider, tek başına çocuklarını yetiştirenlerdeki yoksulluk oranının yüzde 40’ın, çok çocuklu ailelerde de yüzde 30’un üstünde olduğuna işaret etti.

Yoksulluk oranlarında eyaletler arasında farklılıklar görüldüğünü anlatan Schneider, Bavyera eyaletinin yüzde 12,6 ile en düşük orana, Bremen eyaletinin yüzde 28 ile en yüksek orana sahip olduğunu belirtti.

Schneider, ülkenin batı eyaletlerinde yoksulluk oranın yüzde 16,3, doğu eyaletlerinde de yüzde 17,9 olduğuna işaret ederek, “Salgın yıllarında yoksulluk hızla arttı. İki Almanya’nın birleşmesinden bu yana hiçbir zaman bu kadar fazla yoksulluk olmadı. Almanya hiç bu kadar bölünmemişti” dedi.

2021’in sonbaharından bu yana yaşam maliyetlerin artmasıyla yoksulluğun daha da derinleştiğini vurgulayan Schneider, devlet tarafından yapılan yardımların yoksulluktan korumadığını ifade etti.

Eşitlik prensibinden hareket ettiğine vurgu yapan Paritaetische Wohlfahrtsverband özellikle sosyal olarak eşitsizlik ve dışlanma tehdidiyle karşı karşıya kalan gupların dezavantaja düşme sebebplerinin yok edilmesi ve çağdaş çalışma koşuları içinde kendi hayatlarını kurabilmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.