Anadolu’nun Tarihi, Dünyanın Tarihidir

Nazife Haskılıç

Kırşehir’in Kaman ilçesi sınırlarında bulunan Çağırkan köyü.

Peki bu köyün özelliği nedir?

Burada Kültür Bakanlığı ve Japonya Ortadoğu Kültür Merkezi adına Prens Mikasa’nın öncülüğünde, Japonlar tarafından 1986 yılında çalışmalarına başlanmış ve hala kazıların devam ettiği

KALEHÖYÜK var.

M.Ö.3000 eski ve Geç Hitit dönemleriyle eski ve Geç Frig dönemlerinin buluntu ve kalıntılarıyla, M.Ö.550 Pers egemenliğine ait mühürler bulunmuş, ayrıca M.Ö. kurulan Kapadokya Krallığı’nın

otorite eksikliğinden dolayı bölgenin M.S.18 de Roma İmparatorluğuna geçmesiyle, Bizans dönemine aitte bir çok eser yapılan kazılar sonucu ortaya çıkmıştır.

Kaman-Kalehöyük Arkeolojik Kazıları ile ilgili belgesel film “Karanlık Çağın Kapısı: Kalehöyük” pic.twitter.com/3hWhs8wOzy

— Virgül at (@HaberVirgul) October 12, 2019

Neredeyse 4000 yıl öncesinin tarihini barındırıyor içinde.

Bu da bölgenin zengin bir kültür mirasına hakim olduğunu gösteriyor.

Kazı çalışmalarını bizzat kendisi de çalışmalara katılarak titiz ve disiplinli bir şekilde Dr.Sachihiro Omura yönetiyor.

Dr. Omura’nın yaptığı çalışmalarla Türk arkeolojisine ve bölgeye katkıları çok büyük olmakla beraber, köy ve civarında pek çok insanında meslek sahibi olmasını sağlamıştır.

Köyün insanları ilk zamanlar Dr. Omura’yı yadırgamışlarsa da kısa bir süre sonra benimseyerek hatta ona köyde “Ömer Ağa” diyerek dile getirmişlerdir.

Dr. Omura’nın eşi Dr. Makaso’da, Ankara’nın Polatlı ilçesi yakınlarındaki YASSIHÖYÜK (Gordion ) kazı çalışmalarını yürütmektedir.

Türkçeye hakim olmaları bölgedeki halkla iç içe samimi bir ortam yaratmıştır.

Dr. Sachihiro Omura’yı bu topraklara getiren Prens Tahahito Mikasa’nın çok önemsediği bir sözü: ” Japonya’da sadece Japonya ‘nın tarihi var. 

Anadolu’ya gelen her topluluk,  kendisinden bir şeyler bırakmış. Anadolu’nun tarihi, dünya tarihidir.

Dünya tarihini yapmak için Anadolu’da arkeolojik kazı yapmalıyız.” demiştir. (Kafa dergisi MART 2019 Nilay ÖRNEK Röportajından)

Bölgeye bizzat gidip görmüş biri olarak; bir de bozkırın sarılığına inat yemyeşil Japon bahçesi vardır.

Şehrin gürültüsünden kaçıp kafa dinlemek için güzel bir ortam.

Yeşil doğanın içerisinde yapay balıklı bir göl ve şelalenin bulunduğu, çeşitli Japon bitkilerinin renk cümbüşü oluşturduğu bu bahçe, gerçekten gezilip görülmeye değer.

Hemen yanındaki Arkeolojik müzede de zengin kültürlerin harmanlaştığı çeşitli eserler bulunmakta.

Özellikle tarihe ilgi duyanların mutlaka görmesi gerekir.

Anadolu’nun tarihine ışık tutarak aydınlanmasını sağlayan Dr.Omura ve ekibine emeklerinden dolayı teşekkür ediyor ve saygılarımı sunuyorum.

Kırşehir Kaman’a yolunuz düşerse mutlaka gidin ve müzeyi gezmeyi ihmal etmeyin./virgül.at