Avusturya’da seçme hakkı olan Türkçe konuşanlar sandığa neden gitmiyor?

Avusturya’da seçme hakkı olan Türkçe konuşanlar sandığa neden gitmiyor?

| Adem Hüyük

Türkiye’den Avrupa Birliği ülkelerine göç eden ve oralarda yerleşik hayat süren, yaşadıkları ülkelerin vatandaşlıklarını alarak, seçme ve seçilme hakkına kavuşanların seçimlere katılımının düşük olması öteden beri araştırılıyor ve uzmanlar bunun nedenleri üzerine teoriler üretiyor.

Almanya’da yaşayan Türkiye kökenlilerin öncülüğünde kurulan DAVA ve BIG partileri Avrupa Parlamentosu’na milletvekili gönderememesi, sorunun sadece yerli siyasi partilere karşı bir tavır olmadığını, kendi dilinde konuşanların kurduğu siyasi partilere de kayıtsız kalındığını ortaya sermiştir.

Ocak 2024’te kurulan ve Almanya’da yeni bir siyasi kanat oluşturmayı hedefleyen DAVA, 148 bin 724 oy alırken, 2010’da kurulan BIG ise AP seçimlerinde 31 bin 141 oy aldı. Her iki partinin toplam oyu; 179 bin 865 yaparken bu rakamın Almanya’da seçme ve seçilme hakkı olan Türkiye kökenli sayısının çok çok altında olduğu görülüyor.

Avusturya’da da durum çok farklı değil. Tam olarak bilinmese de 180 bin Türkçe konuşanın seçme ve seçilme hakkı olduğu ülkede, seçimlere katılım oranı inanılmayacak kadar düşüktür.

Peki neden?

Bu durumun nedenleri genellikle sosyal, ekonomik, kültürel ve politik faktörlere dayanır.

Her şeyden önce geniş bir kitlenin uzun zamandır ülkesinden ayrı kalması ve yaşadığı ülkede vatandaşlık yasaları gereği seçimlere katılamaması, demokratik alışkanlıklardan birisi olan oy kullanma sorumluluğunun kaybolması, önemsizleşmesi ve bu yetinin kendileri ve toplum için yararlarının sıradanlaşmasını sağlamıştır.

Zaten önemsizleşen seçimler, beraberinde diğer olumsuz faktörlerinde gelişmesiyle, Avusturya’da yaşayan seçme ve seçilme hakkı olan Türkiye kökenliler için, seçim gününde piknik yapmak daha fazla önemli olmuştur.

Diğer faktörler olarak ele almamız önemli etkenler ise en başta, “Bilgi Eksikliğidir.”

Oy kullanma süreci hakkında kendi dilinde yeterli bilgiye sahip olmama, oy kullanma yerleri ve zamanları hakkında bilgi eksikliği gibi sorunlar oy kullanma oranlarını düşürebilmektedir.

Ayrıca, özellikle daha yaşlı kuşaklarda Almanca dil becerilerinin sınırlı olması, seçim süreçlerini ve politikalarını takip etmeyi zorlaştırmış, yanlış partiye oy vermektense hiç oy kullanmamak daha mantıklı gelmiştir.

“Güvensizlik”

Avusturya’da seçimlere katılan siyasi partilerin öteden beri göçmenleri oy potansiyeli olarak gördüğü ve kendi siyasi çıkarları için kullandığı algısı, doğru olmakla birlikte göçmen seçmende güvensizliği doğurmuş ve kandırılmak yerine sessiz kalmaya itmiştir.

Siyasi partilerin Türkiye kökenlilerin içerisinden aday seçerken, seçilen kişinin toplumdan oy getirebilme yeteneğinin olup olmadığına bakılması, bunun yanında siyasetçinin diğer tüm yetenek ve karakter/kişilik özellikleri araştırılmadan veya göz ardı edilerek seçilmesi ve aday olarak gösterilmesi, güvensizliğin yegâne nedenidir.

Avusturya siyasi partilerinden seçilerek siyaset arenasında hizmet için geldiklerini vaat edenlerin, büyük bir çoğunluğumuzun Türkiye’den de bildiği ve hepimizin şikayetçi olduğu, makam sarhoşluğuna kapılıp, “adam kayırma, ben merkezcilik, haksız itibar ve kibrin” esiri olmaktalar. Bu da seçmenlerde zaten var olan güvensizliği daha da derinleştiriyor ve seçimlere katılımı azaltıyor.

“Oy verdik de ne oldu?”

Bir diğer güvensizlik tespiti ise, seçimlerde kendisinden oy isteyen Türkiye kökenli siyasetçinin aşırı vaatlerde bulunması ve sonrasında bunu yapamaması, sorulmasın diye de seçmenden ve seçmen adına bu soruları soran gazetecilerden uzak durması ve hatta düşman olmasıdır. Ülkenin siyasi geleneğinden haberdar olmayan bu siyasetçiler, ayakları yere basmayan üst perdeden, üst akıl gibi konuşmaya çalışmaları, kendilerine soru sorulmasından korktuklarından paravan bir korucu oluşturarak siyaset arenasında son güne kadar kalmayı amaçlamaktadırlar. Dolayısıyla bu durumu gören seçmen güven kaybı yaşayarak sandığa gitmeyi, değiştirici bir güç olarak görmemektedir.

Sonuç olarak, 180 bin kişiyi seçimlere katılmıyor diye küçümseyenler, neden gitmediklerini de sormalı ve araştırmalıdır. Özellikle siyasetçi ve onların yaverleri. | ©DerVirgül

Yayınlama: 10.06.2024
Düzenleme: 10.06.2024
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.