Başörtüsü-Marksizm-Pankart
Avusturya’da izlenen popülist politikaların hedefine oturan Müslümanlar, kendilerini örgütlü bir biçimde savunamamanın derin sıkıntılarını yaşamakta. Müslümanların protestolarda taşıdığı ‘’Başörtüsü Yasağı Irkçılıktır’’ yazılı pankart bile Marksist bir fraksiyona ait.
Adem Çetin
Son birkaç yıl içerisinde Avusturya’da, Müslüman azınlık, kendilerinden bağımsız ve habersiz bir şekilde sıkça ülkenin gündemine gelmekte, haklarında kararlar alınmakta, kanunlar çıkartılmakta.
Yaklaşık 700 bin Müslümanın yaşadığı ülkede, etnik olarak çoğunluk Türkiye’den gelen göçmenlerin elinde.
Müslüman her etnik kökenin, kendisine ait camileri (dernek) bulunmakta, bu camiler ibadetin dışında aynı zamanda buluşma noktaları olarak ta kullanılmakta.
İbadethane görevi gören kurumların içerisinde en büyüğü ve kurumsal olanı yine, Türkiye Diyanet İşleri Başkanlı öncülüğünde kurulan Avusturya Türk İslam Birliği’dir(Atib).
Avusturya’da en kalabalık ikinci inanç topluluğunu oluşturan Müslümanlar için, İslâm Yasası 1912, Cumhuriyetten önce Habsburg İmparatorluğu döneminde çıkarılmıştır.
Avusturya’nın yoğun Müslüman göçü alması ve Avusturya İslâm
Cemaati IGGÖ tarafından talep gelmesinden dolayı, 2015 İslâm Yasası çıkartılmıştır.
Avusturya’daki iki İslâm Din Topluluğu bulunmakta;
Avusturya İslâm Cemaati (IGGIÖ – resmen tanınma 1979)
Avusturya Alevi İslâm Cemaati (ALEVI – resmen tanınma 2013)
Avusturya’daki tek mezhep topluluğu:
İslâm Şii Mezhep Topluluğu (SCHIA – resmen tanınma 2013)
Ters Esen Rüzgar
11 Eylül olaylarından sonra özellikle Müslüman nüfus üzerinde etkisini artıran popülist siyaset, IŞID yapılanmasının, Avrupa ülkelerinde bombalı saldırılar düzenlemesiyle, sıradan insanların
hayatına giren Müslüman karşıtlığı, günümüzde en önemli seçim aracı olma özelliğine kavuşmuştur.
Dünyanın her yerinde, 1,5 Milyar Müslümanın zulüm gördüğü ajitasyonu üzerinden siyaset yapan İslami Rejim savunucuları, IŞİD’in masum insanları öldürmesi karşısında, ‘’onlar Müslüman değil,
teröristler’’ demekten öteye gidememiş, kendi içerisinde yuvalanan militan kadroları deşifre edememişlerdir.
Avusturya’da bulunan cami hutbelerinden, yaşanan IŞİD vahşetine karşı, Avusturya hükümetlerini tatmin edecek açıklamalar ve çalışmalar yürütememişlerdir.
Başkent Viyana’nın merkezinde, Ankara iktidarını desteklemek için yapılan yürüyüşte, ‘’Baş kaldıranın, başını al’’ pankartı taşınarak, IŞİD tarzı mesaj verilmiş, bu mesaj Avusturya istihbarat
raporlarına kaydedilmiştir.
Avusturya’da yaşayan Müslümanlar, Müslümanlara yapılan haksızlıklar dışında, gelişen hiçbir haksızlığa karşı tavır almamış, sessiz kalmıştır.
Arap camilerinde, şeriat propagandası yapılarak, İslam Devleti propaganda videoları yayınlanmıştır.
Çeçen camilerinden, IŞİD yapılanmasına militan gönderildiği de, deşifre edilen diğer gelişmelerdir.
Örneklerini çoğaltabileceğimiz bu gelişmeler, Müslümanların yaptığı olumlu şeyleri gölgede bırakmış, popülist siyasetçiler ve partiler, Müslümanların içinde bulunduğu ülkeye olan yabancılığını,
hoyratça kullanmışlardır.
Artık Avusturyalılar için: Müslüman komşu, iyi bir seçim değil, Müslümanlara uygulanacak kısıtlayıcı yasalar, haklıdır ve yapılmadır! Olmuştur.
Bütün bu gelişmeler karşısında, kendi içerisinde yüzlerce tarikata, cemaate ve siyasi görüşe ayrılmış Müslüman azınlığın yapabileceği pek bir şey de kalmıyor.
Viyana’da başörtülü Müslüman kadınların taşıdığı, ‘’Başörtüsü Yasağı Irkçılıktır’’ pankartının alt kısmında yazan fraksiyon ismi, bize gösteriyor ki, Müslümanlar el yordamıyla haklarını
aramaktalar.
Pankartları ve protesto yürüyüşlerini organize eden Avusturyalı Sol örgütler.
‘’Başörtüsü Yasağı Irkçılıktır’’ pankartının altında bulunan imza ‘’Linkswende Jetzt’’ yani ‘’Şimdi Sol-a Dönüş’’ fraksiyonuna ait.
‘’Linkswende Jetzt’’ fraksiyonu, ideolojik beslenmesini Marksizm’den almakta.
Stalin karşıtlığıyla da bilinen grup, Rus Marksist Lev Troçki dolaysıyla Troçkizm’i savunmaktadır.
Materyalist dünya görüşüne sahip Troçki, Rus Çar’ına karşı Lenin’le birlikte yer almış, zaman zaman 1917 Ekim devrimiyle ters düşmüş bir Komünist liderdir.
Marksizm’i farklı yorumlamalarından dolayı başta Lenin, dolayısıyla da Stalin’le ters düşmüş, Stalin tarafından öldürtülmüştür.
‘’Linkswende Jetzt’’ fraksiyonu yaptığı protesto gösterilerinde, Müslüman grup ve kuruluşlara yer verip, kürsülerden konuşma imkanı sağlamaktadır.
Avusturya’da başörtüsünün, hakları olduğunu savunanlar, bu haklılıklarını sokaklarda pankartlarla gösterirken, pankartın altındaki imzanın sahibi olan Marksist örgütün, Türkiye’de aynı
düşünce ve örgütleniş şekline sahip, kardeş örgütüne terörist dediğinin farkında bile değiller.
Unutulmaması gereken en önemli gerçeklik ise; Avusturyalılar çok inançlı Hristiyan olduklarından dolayı, Müslümanlara uzak kalmıyorlar. Müslümanların kendi yaşam alanlarını daraltacağı ve
müdahale edeceği algısı oluşturulduğundan, önceden önlem alma refleksi gösteriyorlar.
Bu algının oluşmasında, ırkçı siyaset izleyenlerin payı olduğu kadar, 700 bin Müslümanın Avusturya’da yalnız yaşadığını düşünmesinin de büyük payı var… (virgül.at)