Bir rektörün analoji yeteneği

Adem Hüyük 

Kaşif Nevzat Tarhan, Türk hekim, psikiyatrist ve nöropsikolog. Üsküdar Üniversitesi’nin kurucu rektörü. 1998 yılında Memory Centers of America’nın Türkiye temsilciliğini aldı. Türkiye’de ilk nöropsikiyatri hastanesi olan NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nin yönetim kurulu başkanlığını yürütmektedir. Ayrıca Türk-Amerikan Nöropsikiyatri Derneği Türkiye Şubesi başkanıdır.

Nevzat Tarhan işinden çok daha çok paylaştığı Tweetlerle gündeme geldi. 

Neslican Tay isminde genç bir kızın kanser nedeniyle yaşamını yitirmesinden sonra Tarhan’ın Twitter hesabı üzerinden “Neslican Tay kızımız çok çile çekti ama ümidini kaybetmedi. Ölümle yüzleşebilseydi, ölüm bilincine sahip olsaydı, seküler dünyanın dünyasallaşma rüzgarına kapılmasaydı, dinlerin hayata anlam katma ve teselli gücünden faydalanabilseydi hastalığı düşman gibi görmezdi diye düşündüm.” şeklinde yaptığı yorum pek çok kesim tarafından tepki çekmiştir.

Eş cinselliğin hastalık olduğu yönünde yaptığı açıklamalar Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği [SPoD] tarafından tepki çekmiş, Lambdaistanbul LGBTİ+ Dayanışma Derneği Tarhan’ı Tabipler Odasına şikâyet etmişti.

Tarhan’ın Defne Joy Foster’ın ölümü üzerine “Türkiye’de sistem Halk Evleri’nin öncülüğünde bir yaşam öğretisi sundu. Evli ve 18 aylık çocuğu olan alkollü kadının başka bir erkeğin evinde kalmasını doğallaştıran anlayış sorgulanmayacak mı?” şeklinde başlayan yazısı tepki çekmişti.

“Bunu Facebook’ta paylaş, Twitter ahalisi yemez bu tür salvoları”

Nevzat Tarhan’ın son paylaşımı yine tepkilere neden olurken, bu sefer olaylar ve kavramlar arasındaki analoji alay konusu oldu. 

Nevzat Tarhan Twitter hesabından paylaştığı cümle şöyle: 

“Herkes hacıyı hocayı bahane ederek dinden soğuyor.

Peki siz hiç kötü bir zengini bahane ederek paradan soğuyan birini gördünüz mü?” 

İlk gelen tepkiler, “Böyle ilkokul seviyesi Facebook paylaşımları yapan kişi bir üniversite rektörü!”

“Hocam dindar insanın iyi bir insan olma misyonu var ya hani! Ama zenginler genelde iyilik yaparak zengin olmuyor. Ama dindar olmak için iyi olmak zorunda oluyoruz ya. Ondan olmasın?” yönünde oldu.  

Sosyal medya da paylaşılan cümlede yapılan analojinin çok saçma olduğu sıkça dile getirilirken, bir rektörün bu kadar basit bir hata yapması eleştirildi. 

Benzerliklere dayandırarak çıkarımlara varmak isteyen rektör, yaptığı analoji ile özellikle İslam dinini işlevsizleştirdiğini farkın damı? 

[Not: Analoji iki farklı şey arasındaki benzerlik veya benzerliklerden hareket edilerek birincisi için dile getirilenlerin diğeri için de söz konusu olduğunu ifade etmektir.]

Dinin iyiden, güzelden, yardımdan, şefkatten ve benzeri değerlerden bahsetmesi ve onu kabul eden insan aklının şekillenmesi de ona göre olması gerektiğinden, rektörün bahsettiği hacı ve hocadan beklenti bu anlamda yüksek olması çok doğal değil mi? 

Öte yandan, maneviyatı en yoğun bir biçimde temsil eden din-dini inanç ile aptal bir değişim aracı olan parayı örneklendirmek, maneviyatı metalaştırmak değil midir?|© DerVirgül 

pic.twitter.com/Ca142PieqE

&mdash Nevzat Tarhan (@drnevzattarhan) November 28, 2021