Bizi Avusturya’da Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?

Bülent Karabulut

Mauthausen komitesinin açıklamalarını okuduğumuzda, bu soru ister istemez akla geliyor.

Kaygılarım çok büyük, Özgürlük Partisi (FPÖ) yeni kurulacak hükümette, tekrar yerini alma ihtimali çok yüksek! 

Nazi yasasını ihlalden (Wiederbetätigungsgesetz), tehdit, kışkırtmak ve tutuklu ilticacılara karşı dayak ve hakaretten iki buçuk yıl ceza alarak yargılanmış bir insanın FPÖ´de görevli olması çok endişe verici. 

Ama hepsi bu kadar değil, 2013 – 06.2019´da 169 aşırı sağcı faaliyetler, FPÖ´nün dosyasını bir hayli kabartıyor.

Bu gibi faaliyetlerle karşılaştığımızda, ciddi endişenin yanı sıra, asıl gururumuzun hedef alındığını hissediyorum.

Bu ırkçı saldırıların gölgesinde, 10.09.2019 tarihinde Avusturya Mauthausen Komitesi bir açıklamada bulundu.  

Sizin için Mauthausen komitesinin yaptığı basın açıklamasını kısmen çevirdim. 

Çok fazla yorum yapmadan aşağıdaki yazıyı ilginize sunuyorum!

FPÖ siyasetçilerinin bulundukları birçok aşırı sağcı faaliyetleri, son zamanlarda yoğunlaşarak artıyor. Aşırı sağcı faaliyetler hiçbir zaman bu kadar yoğun ve sıklıkta olmamıştı. Beş buçuk yılda, 2013 başından 2018´in sonuna kadar Mauthausen komitesi tarafından 106 faaliyet kayıt altına alınmış, son bir yıl içerisinde ise 63 benzeri faaliyet kayıtlara geçmiş.

Strache halen başbakan yardımcısıyken, soykırımın yalan olduğunu iddia eden bir siteden, paylaşım yapıyordu.

Sık görünen aktiviteler karakteristikleri insanlık onurunu zedeleyen ve şiddete kadar varan özelliklere sahip.

FPÖ’lü bir eyalet bakanı, ilticacı gençleri dikenli teller arkasına kapatıyor. Başka bir FPÖ görevlisi ilticacılara eziyet ediyor. Bir diğeri yeşiller milletvekiline (Alev Korun) toplu tecavüz görmesini isterdim diyor. Yine başkası balkondan silahla ateş açarak, Cumhurbaşkanını ve eski başbakanı düşünerek ateş açtığını söylüyor. Bunlar sadece birkaç örnek.

FPÖ’nün, Nazi ideolojisine yakın bir çizgisi olduğu çok acık.

Gerçekleşen faaliyetlerinde Nazi ya da Neonazi karakteristikleri görülmekte. 

Aşırı sağcı faaliyetlerle, FPÖ içerisinde kariyer yapmanın önünde bir engel yok.

Wels’de Nazi yasasını ihlal eden bir kişi, şimdi FPÖ Fraksiyon başkanı.

Aşağı Avusturya Eyaletin de, meclis adaylardan biri Hitler selamıyla görüntülendi.

Eyaletler arasında kıyaslamalar yapıldığında, en çok bu tür faaliyetler Yukarı Avusturya Eyaletinde gerçekleşmiştir.

Son bir yılda gerçeklesen 63 kayıttan 21 OÖ de gerçekleşiyor, yani üçte biri.

Bu faaliyetler direk FPÖ Yukarı Avusturya Eyaleti siyasetçileriyle ilgili. FPÖ sayesinde, aşırı sağcıların eli Yukarı Avusturya Eyaleti (Oberösterreich) eyalet meclisine kadar uzuyor.

Mauthausen komite başkanı Willi Merny: „Yeni kayıtlar birçok faaliyetin bize aynı motive sahip olduğunu gösteriyor. FPÖ aşırı sağcılarla çalışması devam ediyor. Reddetmelerine rağmen, ‘’Kimlikçiler Hareketi’’ ile halen çok iyi ilişkileri var.

FPÖ’nün, aşırı sağcılarla, yurt içi ve yurtdışında yakın ilişkilerini keseceklerine dair hiçbir belirti yok.

FPÖ yine hükümette yerini alırsa bu gibi faaliyetlerini devamı bekleniyor ve  hükümet ortaklığı durumunda, demokrasiye ve Avusturya’ya yine ağır hasarlar alacak ve dünya genelinde itibar kaybedecek./virgül

Ek Bilgi

Mauthausen-Gusen toplama kampı, Yukarı Avusturya’da Linz kentinin yaklaşık 20 kilometre (12 mil) doğusunda, Mauthausen ve Gusen köylerinin etrafında inşa edilmiş olan büyük bir grup Alman toplama kampıdır. Geçmişi, 1938 yılında Avusturya’nın ilhakından II. Dünya Savaşı’nın son haftalarına kadar sürmüştür.

Başlangıçta tek bir kamp olan Mauthausen, zaman içinde genişledi ve 1940 yılının yaz aylarına kadar Almanya kontrolündeki Avrupa’nın en büyük çalışma kampı tesislerinden biri oldu. Mauthausen ve yakındaki Gusen’deki dört ana alt kampın haricinde, Avusturya ve güney Almanya’nın genelinde bulunan 50’den fazla alt kampta tutsaklar köle işçi olarak kullanılıyordu. KZ Mauthausen tesisinin alt kamplarının birkaçında taş ocakları, mühimmat fabrikaları, madenler, silah fabrikaları ve Me 262 avcı uçağı montaj tesisleri bulunuyordu.

Ocak 1945’te, Mauthausen merkez ofisinden yönetilen kamplarda yaklaşık 85.000 tutsak kalıyordu. Kamplarda ölenlerin toplam sayısı bilinmemektedir ancak çoğu kaynaklar tesisin tümünde 122.766 ve 320.000 arasında olduğunu tahmin etmektedir.

Kamplar, Nazi Almanyası’nın en büyük ilk toplama kampı tesislerinden birini oluşturmuştur ve Müttefiklerin en son kurtardığı kamplardan biridir.

Nazilerin Sovyet savaş esirlerine işledikleri suçlar kapsamında çok sayıda Sovyet siyasi komiser buraya getirilerek öldürüldü.