Sahtekârlığın dini ve milleti olmaz!

| Adem Hüyük

Telefonunuzun çaldığını düşünün. Arayan kişi polisten geldiğini söylüyor ve size çok sevdiğiniz bir akrabanızın karıştığı korkunç bir kazadan bahsediyor. Günün sonunda, arayan kişinin istediği tek bir şey var: yaşlı insanların paralarını ve birikimlerini çalmak. Ve bu süreçte geçim kaynaklarını yok etmek.

Tüm uyarılara rağmen vakaların sayısı giderek artıyor.

Farklı varyasyonlardaki telefon dolandırıcılığı bir salgın gibi çoğalıyor…

Emekli kadın tacirleri

Anne ve kızın Avusturya’nın doğusunda 13 kez dolandırıcılık yaptığı söyleniyor. Kurbanlardan 380.000 Euro “dolandırdılar”.

Klosterneuburg’da (Aşağı Avusturya) bir emeklinin damadı, 41 yaşındaki kadın ve 19 yaşındaki kızını durdurdu. 75 yaşındaki kadın, telefonda kızının ölümcül bir kazaya neden olduğu ve ancak kefaletle serbest bırakılabileceği konusunda kandırılırken, polis damadı aklına geldi ve onu aradı. Bu arama yaşlı kadının bütün parasını kurtardı.

Para teslim edildiğinde, polis damat zaten hazır bekliyordu. Zanlıların fotoğrafını çekti. Bu fotoğraf başka suçların da ortaya çıkmasını sağladı. Ancak, dolandırılanların kim olduğu öğrenilemedi.

Türkiye’den Dolandırıcılık

Ancak Viyanalı bir akademisyen duldan (82) 1,5 milyon Euro’luk rekor bir meblağ çalan Türk kardeşlerin arkasındaki kişiler kısa sürede tespit edildi. İkilinin, Avrupa genelinde emeklileri Türk çağrı merkezlerinden gelen şok aramalarla tuzağa düşüren 30 şüpheliden oluşan bir çetenin arkasında olduğu tespit edildi.

Bu girişim Horn’da (Aşağı Avusturya) başarılı olamadı! Orada da “polis memurları”, kızının ölümcül bir kazaya karıştığı gerekçesiyle telefonda 192.000 Euro depozito talep etti. Konuşma sırasında orada bulunan bir kişi acil durum numarasını çevirdi – dolandırıcılar bunu fark edince telefonu kapattılar.

Birçok müşteri tedbiri elden bırakıyor

Bankalar Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Michael Ernegger, gişe personelinin duyarlı olduğunu ve düzenli olarak eğitilerek riskler konusunda tavsiyelerde bulunduğunu vurguluyor: “Ancak sonuçta bir hizmet sağlayıcı olarak bankalar müşterilerinin para çekmesine izin vermeyi reddedemez.” İçeriden bir başka kişi ise, özellikle yaşlı insanların – acil uyarılara rağmen – çoğu zaman tüm birikimlerini çekmekte ısrar etmelerinden üzüntü duyuyor. Ancak bazı durumlarda bu durum engellenebilir diyor.

Virgül tehdit edildi

2022 yılında, Viyana’da öğrenci olarak kalan ve taksi şoförlüğü yapmış birisinin, Türkiye’den telefonla organize ettiği sahte polis dolandırıcılığına yer verildi.

Türkiye eksenli dolandırıcılık hakkında polis, “Baş faili biliyoruz: “Türkiye’de yaşıyor, adıyla biliniyor, Avusturya’da birkaç dönem okudu ve psikoloji iyi biliyor” diyor. Kendisi aynı zamanda bir taksi şoförüydü diye ekliyor.

Avusturya Haber Ajansı APA tarafından servis edilen bu haberleri çeviri yaparak yayınlayan DerVirgül gazetesinin telefonu Viyana ön koduyla arandı.

Türkçe konuşan kişi, Virgül’e Türkler ve Türkiye hakkında olumsuz ithamlarda bulunan Avusturya makamlarının haberlerini yayınladığı için vatan haini suçlamasında bulundu.

Virgül, konuyu anlamak için hangi haber diye sorduğunda, “Liderinin Türkiye’de olduğu sahte polis şebeke üyesine hapis cezası” başlıklı haber olduğunu söyleyen kişiye cevaben; “sahte polis çetesinin Türkiye’deki lideri sensin değil mi?” diye sordu…

Evet oydu…

Virgül Avusturya emniyet birimlerine bu gelişmeyi bildirerek, tehdit edildiğini içeren suç durusunda bulunmuştur.

Bu şebeke polis olduklarını söyleyerek yaşlı insanlardan yaklaşık 200.000 Euro aldığı, o dönem emniyet güçleri tarafından söylendi.

Kol kırılır yen içinde kalır atasözü burada bir anlam ifade etmiyor!

“Biz Türk’üz, haber yapmayın… Kendi içimizde halledelim… Türk düşmanı mısın? Türk, Türk’ün ayıbını yazar mı? Sen nasıl Türk’sün, Türk düşmanı…” gibi kendi benliğine ve insanlığa ihanet içerisindeki adi suçlular bizleri böyle tehdit ediyor.

Sahte polis vakalarında olduğu gibi figüran rolü oynatılan Türk gençlerini harcayanları, zayıflama haplarıyla Türk kadınlarının sağlığını tehdit edenleri, merdiven altında Türk kadınlarının yüzlerine botoks yapanları, magazin dünyasının para karşılığında en dibine inen birisini, Türk kadınının idolü olarak gösteren SPÖ’lü kadın siyasetçisini, yaptığı implantın üç ay sonra hasta tarafından yutulan diş doktorlarını, bulunduğu makamı cinsel sapkınlığı için kullanan atanmış yöneticileri, sahte diplomayla psikologluk oynayanları, danışmaya muhtaç danışma bürolarını, psikolojik destek alan, sonrasında yaşam koçu olanları, okuyucularına bize sorarak Avusturya’da çıkan yaslar üzerinden ahkam kesenleri ve buna benzer, topluma zarar veren her kimse varsa yazmaya devam edeceğiz… | ©DerVirgül