Avusturya ve Türkiye’den “Nazi Karşılaştırması”na dair açıklama yapıldı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 79. oturumunu dün ABD’nin New York kentinde gerçekleştirdi.

Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulunda konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme, bu barbarlığa ‘dur’ demek için daha neyi bekliyorsunuz?” dedi.

Erdoğan, İsrail’in oyalama ve aldatma hamlelerine daha fazla prim verilmemesi gerektiğinin altını çizen Erdoğan, şöyle konuştu:

– İsrail’in tutumu bir kez daha göstermiştir ki, uluslararası toplumun Filistinli sivillere yönelik bir koruma mekanizması geliştirmesi zaruridir. Bundan 70 sene önce nasıl Hitler, insanlığın ittifakıyla durdurulmuşsa, Netanyahu ve cinayet şebekesi de insanlığın ittifakıyla durdurulmalıdır.

– Burada tarihimden, ecdadımın vicdanlı, adaletli duruşundan aldığım cesaretle konuşuyorum. Çünkü biz tarih boyunca daima mazlumun yanında, zalimin ve zulmün karşısında olmuş bir milletiz. Bundan 500 yıl önce engizisyondan kaçan Musevilere de Hitlerin toplama kamplarından kaçan Yahudilere de kucak açtık. Bizim, ülke ve millet olarak, açık söylüyorum, İsrail halkına yönelik herhangi bir düşmanlığımız yoktur. Müslümanların sırf inançlarından dolayı hedef alınmasına nasıl karşıysak, antisemitizme de aynı şekilde karşıyız.

Avusturya Dışişleri Bakanı | “ateşe benzin döküyor”

Avusturya Alexander Schallenberg [ÖVP], Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasında gecen, “Hitler dönemi” benzetmesine dair yaptığı açıklamada, “Tarihimizin en karanlık bölümüyle yapılan karşılaştırmalar dehşet verici olmaktan öte. Türkiye Cumhurbaşkanı’nın kullandığı türden polemikleri reddediyoruz. Böylesine endişe verici bir aşamada ateşe benzin dökmek tamamen sorumsuzluktur. Herkes söz ve eylemde gerilimi azaltmayı hedeflemelidir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanından yanıt gecikmedi

Avusturya Alexander Schallenberg’in İngilizce yaptığı paylaşıma, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun tarafından İngilizce yanıt verildi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un yanıtı şöyle:

“Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın açıklaması sadece bir benzetme değil; bu soykırımı destekleyenlerin kendilerine aynada bakmalarına yardımcı olma çabasıdır. Bu tepkiden, mesajın suç ortakları ve destekçileri tarafından alındığı açıktır!

Bu açıklamalardan yalnızca kendi tarihlerinden suçluluk ve utanç duyanlar rahatsız olur. Ve yalnızca tarihi suçlulukları nedeniyle İsrail devletinin savaş suçlarına yardım eden ve destekleyenler kendilerini ifşa olmuş hisseder.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu benzetmeyi, zamanımızın en kötü etnik temizlik ve soykırım olaylarından birine dikkat çekmek için geniş kitleler tarafından anlaşılabilir hale getirmek için kullandı.

Uluslararası toplumun harekete geçme çağrısına verilen bu tür bir tepki, Filistinlilere karşı devam eden İsrail soykırımını teşvik eden Batı’nın suç ortaklığının bir örneğidir.

Tarih, bu yangının alevlerini körükleyenleri, tıpkı Nazi destekçilerini ve işbirlikçilerini unutmadığı gibi unutmayacaktır.

Bu savunmacı tepki, Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın bir kez daha yalın ve basit gerçeği söylediğinin kanıtıdır. Gerçek karşısında dehşete düşmek alışılması zor bir şey olmalı!

Irkçılık ve etnik temizlikle karanlık bir geçmişi olanların Filistin’deki soykırımı destekleyerek aynı hatayı tekrarlaması bir trajedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi, soykırımdan kaçanlara kollarımızı açarak her zaman tarihin doğru tarafında olduk. Gerçeği konuşmaya ve adalet için savaşmaya devam edeceğiz.”

Kriz yok!

Karşılıklı açıklamalar üzerine, iki ülke arasında diplomatik bir kriz olasılığının söz konusu bile olmadığı yönünde, resmi kaynaklardan bilgi edinilirken, Schallenberg’in şahsi açıklamasına Türkiye’den yanıt verildi olarak değerlendirildiği öğrenildi. | ©DerVirgül