Avusturya’da 2018 Yılında Yaşanan Önemli Gelişmeler

2018 yılına Avusturya yeni koalisyon hükümetiyle girdi. 12 saat iş günü, camilerin kapanması, çifte vatandaşlık, polis devleti suçlaması, protestoların gölgesinde gecen bir yıl. Virgül.at 2018 Avusturya’da yaşanan gelişlerin bir bölümünü derledi.

Avusturya’da 2018 Yılında Yaşanan Önemli Gelişmeler

Avusturya 2018 yılına, 15 Ekim 2017 erken genel seçimleri sonrası başlanılan koalisyon görüşmelerinin 15 Aralık 2017 günü tamamlanmasıyla, yeni bir hükümetle girdi.

 

Halk Parti (ÖVP) ile Özgürlük Partisi’nin (FPÖ) kurmuş olduğu koalisyon hükümeti, seçim döneminde her iki partinin de aynı vaatler ve söylemlerle seçmene gitmesi nedeniyle sürpriz olmadı.

 

Yeni hükümetin küçük ortağı, özellikle göçmenler üzerinde tedirginlik yaratsa da, bu tedirginlik herhangi bir tepkiye dönüşmedi.

 

Ülke de ve Avrupa’da gündem de olan mülteci akını (göç), her iki sağ partinin birleştikleri yegane ve değişmeyen ortak noktaları oldu.

 

İçişleri, Savunma ve Dışişleri Bakanlıklarını alan FPÖ, göreve gelir gelmez, polis ve askeri alanlarda değişikliklere, daha çok militarist bir tutum sergilemeye başladı.

 

Sınırlarda görev yapması, daha doğrusu sınırlardan mülteci geçişlerini durdurmak amacıyla yeni bir birim kuruldu. Bu silahlı birimin adı, ‘’PUMA’’ olarak belirlendi.

 

Emniyet teşkilatında yeniliklere giden İçişleri Bakanlığı (FPÖ), başkent Viyana’ya ‘atlı polis’ projesini devreye sokarak, at yetiştirme çiftlikleri kuruldu.

 

Aşırı sağ kesimin, devlet yapılanmalarında yer alması için, polis sınav puanlarını 900’den 400’e düşürerek, polis memuru olmayı kolaylaştırdı.

Bu projeyi duyururken, reklamları kendilerine yakın çizgi izleyen ve ırkçılıkla suçlanmış medya kurumlarını seçtiler.

 

Artık İçişleri Bakanlığı bünyesinde gelişen haberleri ve reklamları, aşırı sağ medya gruplarının kalkınması için, açıktan servis edildiği görüldü.

 

FPÖ, Avusturya Anayasayı Koruma ve Terörle Mücadele Dairesi (istihbarat) üzerinde baskı unsuru olarak, istihbaratın içinde yer alan, kendi deyimleri ile ‘’kızılları’’ tasfiye süreci başlattılar.

İçişleri Bakanlığının bu girişimi, bazı çevrelerce istihbarata yapılan darbe olarak nitelendirilmiş, savcılar devreye girmiştir.

İddialara göre, FPÖ istihbarat arşivlerinde bulunan aşırı sağ grupların bilgilerini imha etmiştir.

 

Bu olaylardan sonra bazı müttefik ülkeler, Avusturya istihbaratı ile bilgi alışverişi yapmayacağını ilan etmiştir.

 

Önceki yıllarda patlak veren yasa dışı çifte vatandaşlık konusunda, seçmen listesi adı altında bir liste sunan FPÖ, Türkiye göçmenlerini çifte vatandaşı oldukları ithamlarında

bulunmuş ve konuda başarılı da olmuştur.

Avusturya genelinde başlayan kapsamlı araştırmalar sonucunda yüze yakın kişinin, Avusturya vatandaşlığı iptal edilmiştir.

 

Geçtiğimiz günlerde, Avusturya Anayasa Mahkemesi tarafından, ‘seçmen listesi’ olarak nitelendirilen belgenin, mahkemelerde kanıt ‘delil’ olarak kabul edilemeyeceğine hükmetmesiyle, çifte vatandaşlık konusu başka bir boyut kazanmış olarak devam etmektedir.

 

Yılın ilk aylarında gündeme getirilen, ana okul ve ilk okullarda başörtüsü yasağı, ana okullarda uygulanmak üzere yürürlüğe girmiş durumda.

 

Hükümet, 2015 İslam Yasası kapsamında, 7 caminin kapatılacağını ve 60 imamının oturum izninin uzatılmayacağını duyurdu.

 

Avusturya Özgürlük Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Heinz-Christian Strache, hükümetin siyasal İslam’a karşı mücadele de ciddi olduğunu belirterek, ‘’daha

yeni başlıyoruz’’ dediği 2018 yılının unutulmayan sözleri arasına girdi.

 

Hükümetin işaret ettiği camiler kapatılmış olsa da, yine hükümetin işaret ettiği kurumlara bağlanan camiler tekrardan açılmıştır.

 

Esnek çalışma kapsamında, 12 saat iş günü ve 60 saat haftalık çalışma süresi, şiddetli tartışmalar arasında parlamentodan geçirildi.

 

12 saat iş günü yasası öncesinde, Avusturya’nın dört bir yanında yüzbinlere ulaşan kitleler sokaklara çıkarak, hükümeti protesto ettiler.

 

12 saat iş günü yasasının etkisi üzerinden gidilen toplu sözleşmelerde çeşitli iş kollarında, uzlaşma sağlanmadığından uyarı grevleri yapıldı.

 

Devlet Demir Yolları ÖBB, kırk bin çalışa ile iki saat, Avusturya’da demir yolu ulaşımını, grev yaparak durdurdu.

 

Avusturya, Avrupa Birliği Dönem Başkanlığını 2018 yılından devraldı.

 

ÖVP-FPÖ koalisyon hükümetini protesto etmek için her Perşembe, başkent Viyana’da gösteri düzenlendi. 18 yıl önce yine ÖVP-FPÖ hükümetine karşı yapılan gösterilerin

devamı olarak ortaya çıkan ‘’yine Perşembe’’ gösterileri Avusturya’nın büyük kentlerinde yapıldı.

Her yürüyüşe binlerce insan katıldı.

 

Hükümet 2018 yılında, iş ve işçi bulma kurumu (AMS) üzerinde ve sosyal yardımlar da da köklü değişikliğe gitti.

 

Asgari gelir kapsamında, Almanca bilmeyenlere daha az ödenek ayıran iktidar, acil yardım kategorisini de kaldırarak, işsizlik maaşı sonrası, iş bulamayanların asgari gelirden yararlanmasını sağlamak istiyor.

 

Fas’ın Marakeş kentinde imzalanan Küresel Göç Paktı, dünyanın pek çok ülkesinde yoğun tartışmalara neden oldu.

2015’ten bu yana özellikle Avrupa ve Suriye’nin komşu ülkelerinde başlayan mülteci karşıtı tartışmalar, bu kez dünya geneline yayıldı.

Birçok ülkede Birleşmiş Milletlerin hazırladığı paktın hayata geçmesi durumunda, yoksul ülkelerdeki insanların zengin ülkelere göç edeceği propaganda edildi.

Sağcı-milliyetçi partiler kampanyalarına hız verdi.

Avusturya bu tartışmaların gölgesinde Küresel Göç Paktı’nı imzalamadı.

 

Avusturya Dışişleri Bakanı Karin Kneissl (FPÖ), Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin’de katıldığı bir davetle evlendi.

Kneissl evlenmiş ama düğün masrafları tartışma konusu olmuştu.

 

2018 yılının önemli başlıklarından birisi de, 24 yıl  Viyana Belediye Başkanlığı yapan Michael Häupl (SPÖ) görevini,  Michael Ludwig’e devretmesi oldu.

 

Avusturya Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) lideri Christian Kern, görevinden istifa ederek siyaseti bıraktığını duyurdu. Salon Marksist’ti olarak gösterilen Kern, entrikalarla baş edemediğini söyleyerek siyasete veda etti.

 

130 yıllık geçmişi ile Avusturya’nın en eski siyasi partisi olan SPÖ’nün yeni genel başkanlığına, Kern’in işaret etmesinin de etkisiyle, Pamela Rendi-Wagner seçildi.

 

2017 yılı sonlarında işsiz sayısı 400 bin olarak belirlenirken, bu 2018 yıl sonu verilerine göre, Avusturya genelinde işsiz sayısı 300 binlere gerilemiş durumda.

 

Avusturya’nın 2018 yılında tespit edilen, nitelikli iş güne olan ihtiyacı 172 bin kişi olarak belirtildi.

 

Ticaret Odaları’nın telkinleriyle, yabancı ülkelerden nitelikli eleman getirtme projesi, FPÖ’nün şartlı kabul etmesiyle uygulanacağı düşünülüyor.

 

Avusturya’nın polis açığını kapatmak için, polis olabilme şartlarında gidilen yumuşamanın ve sınav puan sisteminde uygulanan değişiklikler nedeniyle, polis memuru olmak isteyenleri artığı görüldü.

 

Avusturya’da 2018 yılı Temmuz ayının son haftasında, yaklaşık 1 milyon kişi aynı anda tatile çıktı.

 

İçinde bulunduğumuz ve 2018 yılının son günlerin de, Avusturya’da yaşayan insanları yeni yıl heyecanı sarmış durumda.

 

Bizde Virgül ailesi olarak, yeni bir yıla, yeni umutlar yeni kadrolarla, sizlere Avusturya ve dünyada ki gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz. (virgül.at)

 

foto: Serap Cesur/Virgül.at

 

 

Yayınlama: 27.12.2018
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.