Avusturya’da nasıl altın bulunuyor?

Altın arayışı en çok 19. yüzyılda Alaska’daki altına hücumla ilişkilidir. Ancak bugün Aşağı Avusturya’da altın aranmaya devam ediliyor ve çoğunlukla da başarılı olunuyor. Tobias Glitzner isimli Avusturyalı altının hangi bölgelerde bulunacağını biliyor.

| Altın arayan Avusturyalı dostlarımızın bizim için hazırladığı video:

Neunkirchen bölgesinde yoğun ormanlık çalılıklar. St. Pölten’den 35 yaşındaki bahçıvan Tobias Glitzner, yer belirtmek istemiyor. Alüminyum bir oluk, bir kürek ve iki büyük kovayla kuşanmış olarak çalıların arasından geçerek yolunu bulmaya çalışıyor. Küçük bir derede olduğundan şüphelendiği altını arıyor.

Bu bir jeoloji meselesidir: “Son buzul çağında altın içeren kayanın itildiği yerlerin arazi kabartma haritalarını inceliyorsunuz. Onu haritada ararsınız ve oraya gittiğinizde hemen bir şeyler bulacağınızı umarsınız.”

Haritaya nasıl bakılacağını öğrenmesi iki yılını aldı ve şimdi neredeyse her zaman bir şeyler buluyor. Ancak çok az altın ortaya çıkıyor: “Altın arayıcıları topluluğu beklediğinizden daha büyük. Biri bir şey buluyor, sonra ikincisi ve üçüncüsü geliyor ve sanki mantar arıyormuş gibi – sonra dere temizleniyor.” Ama yalnızca belirli bir süre için, çünkü deneyim altın madencisi, belirli bir süreden sonra yeniden aynı derede altın bulunabileceğini biliyor.

| Altın arayan Avusturyalı dostlarımızın bizim için hazırladığı video:

Zengin olamazsınız

Tobias Glitzner, Facebook’ta binden fazla üyesi bulunan “Altın Panning Avusturya” grubunun grup yöneticisidir. Tıpkı daha yaygın hobilere yönelik derneklerin yaptığı gibi, Avusturya’nın her yerinde deneyim alışverişinde bulunmak için her zaman toplantılar yapılır. Çünkü, dışarıdakilerin muhtemelen tahmin edeceği gibi, kar elde etmek, hatta belki de hızlı para kazanmak için profesyonelce altın aramak yapılan bir şey değil. Bu bir koleksiyoncunun tutkusu.

Glitzner artık kanalını dere yatağına döşemiş, suyun içinden akmasını sağlıyor ve dere yatağındaki çakılları kürekle oraya atıyor. Kanal ağzının yivli yüzeyinde ilk minik altın tanecikler parlıyor. Glitzner: “Altın, sudan 19 kat daha ağır olduğu ve dere yatağındaki taşlardan çok daha yüksek yoğunluğa sahip olduğu için kanalda kalıyor. Bu yüzden aşağı doğru ayrışır, su ise daha hafif olan malzemeyi arkaya götürür.” Kanal bir eleğe boşaltılır ve burada kalan bileşenler altın plakalardan ayrılır.

Hiçbir şey satılmıyor, hiçbir şey değiştirilmiyor

Büyük miktarlar yok. Bir günlük altın taraması, altın bileşenlerin küçük bir şişede toplanabilmesini sağlar. Bu ne satılacak ne de takas edilecek. Bu sadece benim ve tutkum için. Üç yaşındaki kızım yakın zamanda ilk kez geldi ve o da çok heyecanlandı.” Aşağı Avusturya’nın nehirlerinde ve akarsularında, nasıl aranacağını biliyorsanız, beklediğinizden daha fazla altın bulunuyor, diyor. |© DerVirgül