Avusturya’da olası bir erken seçim, aşırı sağın oy oranını yüzde 40’a yükseltir

Avusturya’da sağ muhafazakâr Avusturya Halk Partisi [ÖVP], Avusturya Sosyal Demokrat Partisi [SPÖ] ve liberal Yeni Avusturya ve Liberal Forum’un [NEOS] haftalardan bu yana yürüttüğü koalisyon kurma çabaları, Neos’un görüşmelerden çekildiğini duyurmasıyla sona erdi.

Cuma günü NEOS lideri Beate Meinl-Reisinger, Viyana’da acil olarak düzenlenen bir basın toplantısında, NEOS’un, ÖVP, SPÖ ve NEOS arasında federal düzeyde bir üçlü koalisyon oluşturma görüşmelerinden çekildiğini açıkladı.

Neos Genel Başkanı Beate Meinl-Reisinger, kendilerinin son günlerde ısrarcı olmalarına rağmen diğer iki partide reformlar konusunda yeterli isteği görmediklerini dile getirerek ÖVP ve SPÖ’de, ülke için büyük bir vizyon ortaya koymak yerine bir sonraki seçim tarihinin ön planda olduğunu öne sürdü.

29 Eylül’de yapılan son genel seçimlerden birinci parti olarak çıkan aşırı sağcı FPÖ ile hiçbir partinin iş birliği yapmak istememesi üzerine bir araya gelen üç partinin yürüttüğü görüşmelerde en büyük görüş ayrılıklarının yaşandığı konu bütçe oldu. Ekonomik kriz içinde olan ve mali istikrar için Avrupa Birliği’nin [AB] kriterlerini yerine getirmesi gereken yeni hükümetin, bir yandan tasarrufa gidip diğer yandan ülkenin ekonomisini kalkındıracak önlemleri aynı anda hayata geçirmesi gerekiyor.

ÖVP, koalisyon görüşmelerinin başarısızlıkla neticelenmesinin ana sorumluluğunun SPÖ’de olduğunu ifade ediyor.

Şimdi ne olacak?

Avusturya’da bundan sonraki sürecin nasıl işleyeceği belirsiz. ÖVP ile SPÖ, sadece bir sandalye farkla çoğunluğa sahip olmalarına rağmen ikili bir koalisyon hükümeti kurmayı deneyebilir. Bir diğer seçenek ise erken genel seçime gidilmesi olabilir.

ÖVP, SPÖ ve NEOS arasındaki koalisyon görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından erken seçime gidilmesi mümkün. Ancak parlamento süreci ve yasal süreler nedeniyle Mayıs’tan önce bir seçim yapılması zor görünüyor.

FPÖ güçlenecek

Öte yandan, siyasi gözlemcilere göre yeniden sandığa gidildiği takdirde aşırı sağcı FPÖ’nün net bir zafer kazanması mümkün. Yapılan son anketler, 29 Eylül seçimlerinde yüzde 28,85 alan FPÖ’nün oy oranının yüzde 40 seviyesinde olduğunu gösteriyor.

Ayrıca, FPÖ ile koalisyon kurmayarak iktidar yolunun kapatılması, diğer seçmenlerin de FPÖ’ye karşı olumlu yaklaşmasına neden olabileceği tahmin ediliyor.

Ülkede daha önce ki seçimlerde oylarını artıran aşırı sağcı FPÖ’ye iktidar ortaklığına izin verilmiş ancak, şansölye yani başbakanlık makamından uzak tutulmuştur. | ©DerVirgül