Ev içi şiddet artabilir

Almanya’da politikacılar ve uzmanlar, koronavirüs salgınına karşı alınan önlemler sonucu ev içi gerilimlerde artış olacağından endişe ediyor.

Sokağa çıkmaya getirilen kısıtlamalar, izolasyon ve hastalık karşısında hissedilen korkuyla bağlantılı olarak aile içi şiddet gibi olayların artmasından endişe edildiği dilye getiriliyor.

Berlin Eyaleti Adalet Bakanı Dirk Behrend, önümüzdeki dönemde ev içi şiddetin artması ihtimaline hazırlandıklarını söyledi.

Alman Zeit gazetesine konuşan Bakan Behrend, COVID-19’un ilk ortaya çıktığı Çin ile oradan daha fazla can kaybı yaşanan İtalya’daki istatistiklerin de bu ihtimalin yüksekliğini ortaya koyduğunu belirtti.

Almanya Arabulucular Birliği’nden Sabine Sauerborn da çocuklara yönelik şiddetin artmasından endişeli olduklarını açıkladı.

Çocukların kendilerini ve enerjilerini kontrol etmekte zorlandığını ve kapalı ortamlarda uzun süre çocuklarla kalan yetişkinlerin mevcut durumla baş etmekte zorlanabileceklerine işaret etti.

Sauerborn, koronavirüs salgınıyla alınan ve yaşamı kısıtlayan önlemlerin komşuluk ilişkilerinde de sorunlara neden olabileceğini belirtti.

Avusturya 

Avusturya’da hükümet, koronavirüsün yayılmasını önlemek amacıyla alınan kararlar kapsamında evlerine kapanan ailelerde, olası gerginlik ve şiddetin önlenmesi için harekete geçti.

Adalet Bakanı Alma Zadic ve Kadın ve Entegrasyon Bakanı Susanne Raab, aile içi şiddet konusunda ortak basın toplantısı düzenleyerek, aile içi şiddete kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceğini söylendi.

UNICEF’den uyarı

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNICEF de COVID-19 nedeniyle çocukların daha iyi korunması çağrısında bulundu.

UNICEF, yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında alınan önlemlerin sonucunda çocukları koruyan bazı sistemlerin işlem dışı kaldığını açıkladı.

UNICEF’in Çocuk Koruma Programları Sorumlusu Cornelius Williams, doğrudan sağlığı tehdit eden riskler dışında çocukların böyle pandemiler döneminde başka tehditlerle de karşı karşıya kaldığını söyledi.

Williams, ebola salgının yaşandığı 2014-2016 yıllarında örneğin Batı Afrika ülkelerinde çok sayıda çocuğun ihmal ve istismara uğradığı, cinsel açıdan sömürüldüğü ve zorla çalıştırıldığını hatırlatarak Sierra Leone’de de çocuklar arasındaki hamilelik oranının iki katına yükseldiğini belirtti.