Medya ve Göçmenler | Avusturyalı mı Türk mü? Karar vermek zorunda değilim | İkisi de benim

“Buch Wien” 2020’de Korona nedeniyle yapılamadı – ama bu yıl gerçekleştiriliyor. 13. Kitap fuarı 10 Kasım’da Messe Wien’in D Salonu’nda geleneksel açılış konuşmasıyla değil, Attwenger grubunun açılış konseriyle başladı. 

Çok sayıda ülkenin katıldığı kitap fuarında bu yıl Rusya geniş tabanlı bir katılım sağladı.

Üst düzey siyaset bilimi tartışmalarının yapıldığı fuarda Macaristan ve mevcut yönetim biçiminin tartışmaların odak noktası olduğu görüldü.

Medya ve Göçmenler

“Buch Wien” 13. Kitap fuarında yapılan panellerden birinde göçmenler, içinde bulundukları durumu ele alarak, çeşitli analizlerde bulunuldu. 

Kurier gazetesinin göçmen gazetecilerle oluşturduğu “Mehr Platz” platformu yöneticilerden gazeteci Mirad Odobašić ve Naz Küçüktekin katılırken, Viyana polisinin basın sözcüsü Mohamed Ibrahim ve mülteci yardımcısı ve rapçi Petar Rosandić, namı diğer Kid Pex yer aldı. 

Viyana polisinin basın sözcüsü Mohamed Ibrahim, “Bazı medya yayınlarında failin Avusturyalı mı yoksa göçmen kökenli bir Avusturyalı mı olduğunu belirtme dürtüsünü görebilirsiniz” diyerek, medyanın göçmenler üzerindeki olumsuz etkisine dikkat çekti. 

Mohamed Ibrahim, “Bazen kendime soruyorum: Bir suç işlersem, bunu bir Avusturyalı olarak mı yoksa Mısır kökenli bir Avusturyalı olarak mı yapıyorum?”

Petar Rosandić, [Göçmen] veya göç geçmişi-kamusal söylemde neredeyse sadece olumsuz yönlerle ilişkilendirilen bir özellik. Burada da sorunlu olan bir farklılaşma yaşanıyor:” işler değişti: iyi yabancılar ve kötü yabancılar” olarak ayrıştırılıyor diyor… 

Göçmenler arasında yapılmak istenen ayrımcılığa dikkat çeken Rosandić, uzun süredir burada yaşayan Hristiyan kökenli göçmenler ile Müslümanlar arasında ayrımcı bir yaklaşımdan bahsetti. 

İbrahim, insanın kendi kökenini sorun haline getirdiği gündelik durumlar her zaman vardır, diyor. “İnsanlar bana her zaman soruyor: Oruç tutuyor musun, domuz eti yemiyor musun, alkol içmiyor musun?

Avusturyalı meslektaşlarıma bu sorulmuyor. ”Bu, sürekli şu soruyu doğuruyor:“ Aynı olmamıza rağmen neden farklıyız? ”

Naz Küçüktekin ise sürekli olarak uygunsuz bulduğu inanç sorularıyla karşı karşıya kaldığını söyleyerek, “İnsanlar bana dindar olup olmadığımı sormadan önce, bana neden başörtüsü takmadığımı soruyorlar.“ dedi. 

Birçok göçmen haberi ana dillerinde okuduğunu söyleyen Naz, birden fazla kimliği bir araya getirmenin mümkün olduğunu vurgulayarak, “Avusturyalı mı Türk müyüm karar vermek zorunda değilim! İkisi de benim ifadesini kullandı. |DerVirgül