Suudi Arabistan’da Türkiye’ye boykot çağrısı

Suudi Arabistan’da halka, gazeteci Cemil Kaşıkçı cinayetinin arka planını araştırmaya devam eden Türkiye’nin boykot edilmesi ve bu ülkeye tatile gidilmemesi çağrısında bulunuluyor. 

Her yıl yüz binlerce Suudi turistin ziyaret ettiği Türkiye’nin tatil için seçilmemesi konusunda milliyetçi ve iktidar yanlısı medyada yayınlar yapılıyor.
Fransız haber ajansı AFP, son aylarda birçok medya kuruluşunda “Türkiye’ye gitmeyin”, “Türkiye güvenli değil” gibi manşetlerin çıktığını aktarıyor. 

El Arabiya’nın da aralarında olduğu haber kanallarının Ankara’daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği’nin Türkiye’de artan pasaport hırsızlığı ve ufak suçlar nedeniyle yaptığı uyarıları yayınladığı belirtiliyor. 
İlk beş ayda yüzde 30 düşüş
Haberde ayrıca, Suudi Arabistan’dan Türkiye’ye gidenlerinin sayısının 2019’un ilk beş ayında yüzde 30 düştüğü de belirtiliyor. 

AFP’ye konuşan genç bir Riyadlı, Türkiye’ye gitmeyi neden tercih etmediğini “Güvenliğimi önemsiyorum” sözleri ile özetledi.
2018’de yapılan bir araştırmaya göre Suudiler Türkiye’de geçirdikleri her gün ortalama 500 dolar harcıyor.
Türkiye’ye yönelik boykot çağrısı turizmle sınırlı değil, Suudilerin Türk malı ürünlerin tüketimi konusunda da benzer bir duruş izlemesi isteniyor.
Riyad’ın Ticaret Odası Başkanı Ajlan al-Ajlan geçtiğimiz ay Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, “Türk liderliği ve Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığa devam ettikçe ve Krallık’ı hedef almayı sürdürdükçe, her zamankinden daha çok boykot çağrısı yapıyoruz, her alanda. Ticaret, iş gücü ve Tük şirketleriyle anlaşmalar…” ifadesine yer verdi. 
Avrupa ve Amerikan Çalışmaları Enstitüsü’nden Suudi Arabistan Uzmanı Quentin de Pimodan, Suudi Arabistan’ın şu anki Türkiye politikası ile bir taşla iki kuş vurduğu görüşünde. 

De Pimodan, Riyad’ın hem Türkiye’nin Suudi turistlerden ekonomik fayda sağlamasını önlediğini hem de Suudileri kendi ülkelerinde para harcamaya yönlendirdiğini söylüyor.
Emlak satışı da düşüşte mi?
Turizmde görülen düşüş, Suudi yatırımcıların Türkiye’deki emlak yatırımlarını etkilememişe benziyor. Washington’daki Arap Körfez Ülkeleri Enstitüsü’nden Hüseyin İbiş, “Suudi yatırımcıların toplu pazar göçü ile halihazırda zorluk çeken emlak piyasası daha da zarar görebilir. 

Bu Riyad’ın henüz ateşlemediği bir silah” değerlendirmesini yapıyor. 
Bu yıl Ocak-Mayıs arasında Suudi vatandaşlarına satışı yapılan mülk sayısının 992 olduğu belirtiliyor. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde bu rakam 977 idi.
Kaşıkçı cinayeti ve Müslüman Kardeşler ayrılığı
Suudi Arabistan-Türkiye ilişkilerinde son dönemde yaşanan gerginliğin arkasında Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın, geçtiğimiz yıl 2 Ekim’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Konsolosluğunda öldürülmesi yatıyor.

Türkiye Kaşıkçı’nın ölümünün aydınlatılması ve Riyad üzerinde baskının artırılması için uluslararası çapta kampanya yürütmüştü.
Cinayete ilişkin soruşturma yürüten Suudi savcı, Kaşıkçı’nın bedeninin parçalara ayrılarak konsolosluk binasından çıkarıldığını açıklamıştı. Riyad’ın yürüttüğü soruşturmada Suudi Arabistan’ın Veliat Prensi Muhammed bin Selman aklanırken, yaklaşık yirmi kişinin yargılandığı davada beş kişi hakkında idam cezası istenmişti. 

Amerikan basını, CIA’in cinayet emrini büyük ihtimalle Veliaht Prens tarafından verildiği tespitinde bulunduğunu bildirmişti.
Suudi Arabistan ve Türkiye ilişkilerinde bir diğer anlaşmazlığın kaynağını, Ankara’nın Müslüman Kardeşlere verdiği destek oluşturuyor. Suudi Arabistan, Mısır’da Mübarek sonrası dönemde iktidara gelen ve ordu darbesi ile devrilen Müslüman Kardeşleri varlığına tehdit olarak görüyor.