“Ekonomik saldırıya karşı yapabileceğimiz iki şey var”

Erdoğan’ın konuşmalarından öne çıkan kısımlar şu şekilde:

AKP’yi anlamak için Türkiye’yi ve Türk milletini anlamak gerekir. Bizimle girdikleri her yarışı kaybedenlerin millete hakaret etmesi hiç de şuursuz bir tepki değildir. Bunlar geçmişte hem devletin imkanları tepe tepe kullanmış. Hem de milletin inancına, kültürüne savaş açmış faşist bir zihniyetin önümüzdeki temsilcileridir.

Türkiye’ye yönelik açık bir ekonomik saldırı var. Eskiden bu işler daha örtülü yollardan yapılırdı. Şimdi bodoslama bir şekilde üzerimize geliniyor. Buna karşı yapabileceğimiz iki şey var. Bunlardan biri ekonomik diğeri siyasi tavırdır.

Kime gösterirseniz gösterin ortada bir gariplik olduğunu fark edecektir. Dolar ülkemizin parası karşılığında 4,8’den nasıl oldu da 7’lere fırladı? 15 Temmuz sabahı 2,8 seviyesinde olan kurun iki yılda 4,8 seviyesine çıkması dahi anlamsızken bu durumu nasıl izah edeceğiz? 

Ortada bir anormallik var mı diye baktığımızda gördüğümüz manzara şudur: 1994 ve 2001 krizinde, Avrupa’da ve Asya’da olduğu gibi bankaları mı battı? Hayır. Bugün ülkemiz, dünyadaki en sağlam bankacılık sistemlerinden birine sahiptir. Borçlarımızı tıkır tıkır ödüyoruz.

Hamd olsun ekonomimiz tıkır tıkır çalışıyor. İstihdamda, turizmde rekorlar kırdığımız bir dönemden geçiyoruz. Turizmde adeta patlama yaşıyoruz. Savaşa mı girdik, işgale mi uğradık, sosyal ve siyasal bir kaos mu yaşıyoruz? Hayır. Güvenliğin ve istikrarın teminatı bir ülke durumundayız.

Ortada buna sebep olacak bir anormallik var mı diye baktığımızda ülkemizde veya Avrupa ve Asya’da 10 yıl önce olduğu gibi bankaları mı battı? 

Ekonomide geçtiğimiz 16 yılda çok önemli bir sıçrama yaptık. Yine de dünyanın toplamda 17. satın alma paritesine göre 13. büyük ekonomisini olmamızın bu derece büyük bir husumete yol açması akla ve mantığa uygun değildir. Çünkü biz tüm ilişkilerini kazan-kazan ilkeleri üzerine kuran bir ülkeyiz.

Dış ticaret rakamlarına baktığımızda karşı tarafın bizden daha fazla kazandığını görüyoruz. Bunu söylerken kendimizi dev aynasında görmek gibi bir yanlışa da kapılmıyoruz. Tabii ki kendimize güveniyoruz ama eksiklerimizi de gayet iyi biliyoruz. 

Biz sizinle Somali’de birlikte olmadık mı? Afganistan’da herkes bir tarafa dağılırken beraber olmadık mı? Bu yaptığınız nedir? Ne yapmak nereye varmak istiyorsunuz? 

Yaşadığımız sürecin bize maliyeti vardır ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesiz.

Onlar yoğun bir şekilde şu anda TL’yi alıp doları bankalarda bozdurduğunu görüyorum. Dolar hemen bozdurulup TL’nin onurunu korumak en güzel cevap olacaktır.