Cumhurbaşkanının zamansız açıklaması, aşırı sağın oylarını artırdı

Avusturya Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, seçimlere günler kala devlet televizyonu ORF’de yayınlanan röportajında, sağ popülist Özgürlük Partisi’ne [FPÖ] açık bir karşı tavır alarak FPÖ lideri Herbert Kickl’i şansölye olarak atamak istemediğini ifade etti.

Bu açıklama pazar günü yapılan Avusturya’nın en büyük eyaleti olan Niederösterreich hükümet seçimlerinde, Özgürlük Partisi’ni [FPÖ] diğer etkenlerle birlikte zafere taşıdı.

FPÖ lideri Kickl seçimi kazanırsa, otomatik olarak hükümeti kurma görevinin kendisine verileceğinden emin olamamalı diyen Van der Bellen, FPÖ’nün AB ve Rusya savaşı konusundaki tutumunu eleştirerek ve Anayasayı Koruma Dairesi’ne yapılan baskını hatırlattı.

Van Der Bellen, “Avrupa karşıtı bir partiyi, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşını kınamayan bir partiyi, ilerletmeye çalışmayacağım” dedi.

Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen’in seçimlere günler kala zarf ettiği bu sözler, Aşağı Avusturya eyalet seçimlerinde, zaten bir artış göstermesi beklenen FPÖ oylarının daha da artmasına yol açtı.

Zira, Cumhurbaşkanın sözleri, mağduriyet algısı yaratmış ve FPÖ’ye seçimler yüzde 10 fazla oy oranı getiren etkenlerin arasına girmiştir.

Cumhurbaşkanın federal seçimleri kazansa bile, iktidarı vermeyebilirim sözleri, geniş kitlelerde anti-demokratik bir tutum olarak yankı bulmuş ve anti-demokratik bir partiye oy vermeye yönlendirmiştir.

Öte yandan, Şansölye Karl Nehammer [ÖVP], Aşağı Avusturya eyalet seçimlerinin sonucunu iltica, salgın hastalıklar ve enflasyon gibi çeşitli krizlerin “karışık durumuna” bağladı.

Federal seçimlerde iktidara geleceğinden emin olan Sosyal Demokrat Parti’de [SPÖ], yaşadığı 3,3 oranında oy kaybıyla, federal seçimlerde alacağı oy oranı merak konusu oldu.

Ülkenin en büyük eyaletinde ikinci parti olan aşırı sağcı FPÖ, Viyana eyaletinde de SPÖ’nün en güçlü rakibi.

Ibiza skandalıyla oy kaybeden FPÖ, oylarını yeniden kazanabileceğini Aşağı Avusturya eyalet seçimlerinde ispat ederek, daha güçlü olduğu Viyana eyaletinde de oylarını artıracağının işaretini vermiştir.

Aşağı Avusturya eyalet seçimlerinde ikinci parti olan Özgürlük Partisi [FPÖ] vali adayı Udo Landbauer, seçim kampanyası boyunca, insan haklarına bağlı kalmayacağını, sığınmacılar için ayrılan parayı keseceğini belirtmiş, iklim aktivistlerine “iklim teröristleri” ifadesini kullanmıştı.

FPÖ’nün güçlenmesi, ülkenin demokrasi anlayışına büyük darbeler vuracağı daha önce görülmüş ve dolayısıyla olası bir demokratik hak kısıtlanmasının en büyük mağdurları ise göçmenler olacağı yadsınamaz bir geçek olarak karşımızda durmaktadır…