Vize Serbestisinden, Saraybosna’da Mitinge

Uzatmalı medya takımının, Avrupa birliğine vize kalkıyor manşetlerini hepiniz hatırlarsınız.

Bu haberler doğrultusunda, AK Parti yandaşları haklı olarak sevinmiş, sorgusuz yönetilme iradelerini teslim ettikleri parti ve onun liderinin, büyük bir iş başardığı duygusuna kapılmışlardı.

Ama gelinen aşamada, Avrupa Birliği Ülkelerine vize serbestisi beklenilirken, neredeyse Cumhurbaşkanı Erdoğan’a AB yasağı kondu.

Bugün Erdoğan Saraybosna’da, Avrupa’nın çeşitli yerlerinden gelen partililerine seslendi.

Başta Almanya, Avusturya, Fransa ve Hollanda, Erdoğan ve bakanlarının, kendi ülkelerinde seçim mitingi yapmasını açıkça istemediklerini ve buna izin verilmeyeceğini duyurdu.

Alman televizyonlarından birisinin, miting alanında yaptığı röportajlarda ortaya çıkan ilginç bir inatlaşma olduğu görüldü. Almanca röportaj veren gurbetçi, ‘’ben Alman vatandaşıyım, ama buraya geldim’’ bunu derken yüz ifadesinde bir meydan okuyuşu görmek mümkündü. Bir diğer gurbetçi, ‘’Almanya Erdoğan mitingine izin vermedi, bizim buraya gelmeyeceğimizi mi düşündüler? Bakın hepimiz buradayız’’ diyordu.

Binlerce partili otobüslerle Batı Avrupa’nın burjuva demokrasisinden, Doğu Avrupa’nın az gelişmişliğine yolculuk etti.

Sanki binlerce gurbetçiye, bir gün hepinizin yurdunuza geri dönmenize neden olacak, o hayal ettiğiniz Türkiye’yi kuracağız sözü verilircesine coştu.

Erdoğan, Türkiye’ye dönmenin hayal olduğunu bir kez daha şu sözleriyle, üstelik gurbetçilere yeni görevler vererek, Batı Avrupa’ya yolladı.

-Gidin geldiğiniz yere, o ülkelerin vatandaşı olun.

-O ülkelerin meclislerine girin.

-Türkiye düşmanları (AK Parti karşıtları) o meclislerde olacağına siz olun ve bizim haklarımızı savunun.

Avrupa Birliğiyle olan kötü ilişkileri, Bizans entrikaları alt başlığında toplamak işin kolay yanı.

AK Parti, yaptığı hatalarını ortaçağ dönem dizilerinin senaryoları gibi, dış güçler büyümemizi istemiyorlar, bizi kıskanıyorlar gibi biçimsellikten çıkmalı ve gerçeklerle yüzleşmelidir.

Gurbetçileri, yaşadıkları ülke yönetimlerine düşman etmenin kimseye bir yarar sağlamayacağı gibi, Türkiye’nin sıkı ekonomik ilişkiler içerisinde olduğu AB ile, iktidarını sağlamlaştırmak için yapay krizlerden de vaz geçmelidir.

Yarın binlerce kişi Doğu Avrupa’dan, Batı Avrupa’ya dönecek. Araçlarla gidenlerin yolculuk süresi zarfında, araç camından dışarı bakması bile, AB ülkelerinin hiçbir ülkeyi kıskanmaya ihtiyacı olmadığını göreceklerdir.