Entegre olmak istemeyen ailelere 2500 Euro para cezası geliyor

Aşağı Avusturya Eyalet Valisi Johanna Mikl-Leitner [ÖVP], entegre olmak istemeyen ailelere daha sert cezalar verilmesi yönündeki teklifini açıkladı.

Eyalet Valisi Johanna Mikl-Leitner’e göre okullar, “genç inanç savaşçıları”, “kendini ahlak koruyucusu ilan eden kişiler” veya öğretmenlerin otoritesini tanımak istemeyen ebeveynlerle başa çıkma becerisinden yoksun.

İşbirliği yapma yükümlülüklerini ihlal eden ebeveynlere yönelik mevcut ceza çerçevesi “yetersizdir” ve açıkça daha fazla işbirlikçi davranışı teşvik edecek kadar yüksek değildir.

Bu nedenle Mikl-Leitner’e göre ilk adım olarak ek cezalara gerek yok, bunun yerine ciddi bir artış söz konusu: Şu anda işbirliği yükümlülüğünün ihlali nedeniyle en fazla 440 Euro’ya kadar ceza verilmesi ihtimali var. Eyalet Valisi Mikl-Leitner ceza aralığının beş kattan fazla artırılarak 2.500 Euro’ya çıkarılması çağrısında bulunuyor.

“İşbirliğinin açık kuralları”

Mikl-Leitner, “Okul, net etkileşim kurallarına ihtiyaç duyan bir yer ve derslerin işleyebilmesi için de bunlara uyulması gerekiyor. Bu kuralların Batılı değerlerimize uymayanlar tarafından da takip edilmesi için baskıyı artırmamız gerekiyor. Daha yüksek cezalarla, herkesin yararlanabileceği bir okul ortamına katkıda bulunabiliriz: her şeyden önce, okul bütçesindeki ve toplumumuzdaki iklim, göçmenlerin entegrasyonuna ve tüm seçeneklere sahip olan genç göçmenlere bağlıdır. Avusturya’da radikalizme sürüklenmemeleri için onlara ve her şeyden önemlisi ebeveynleri kuralları ihlal etmeleri halinde ciddi yaptırımlarla karşı karşıya kalacaklarını bilirlerse kendilerini daha iyi ifade edebilecek öğretmenlere ulaşabiliyorlar.” dedi.

Aşağı Avusturya Eyalet Öğretmenleri başkanı Claudia Andre şunları vurguluyor: “Öğrencilerimizin çoğunluğu öğrenmeye ve derslerde aktif rol almaya istekli. Ancak bir avuç çocuk ve genç dersleri aksatıyor ve bu herkesin zararına oluyor. Biz öğretmenler etkili seçeneklerden yoksunuz, özellikle sıcak nokta okullarında. Öğrencilere bir şeyler aktarmak ve aynı zamanda daha iyi bir şeyler yapmak için sınıfta düzeni ancak herkesin asgari düzeyde disiplini ve işbirliğiyle sağlayabiliriz. Artık bürokrasiye gerek yok; en kötüsünün gerçekleşmesi durumunda ilçe idari amirliği tarafından ağır cezaların uygulanacağını herkesin bilmesi yeterli.”

Bir şey açık: Diğer önlemler işe yaramazsa cezalar “son çare” olmaya devam edecek: yalnızca öğretmen-ebeveyn tartışmaları ve okuldaki psikolojik danışmaların hiçbir etkisi olmadığında ve ebeveynlerin işbirliği yapma yükümlülüğü göz ardı edildiğinde ceza uygulanacaktır. Eyalet Valisi Johanna Mikl-Leitner’in önerdiği önlemler, işbirliği yükümlülükleri kataloğunu genişletmek ve cezanın kapsamını artırmak için zorunlu eğitim yasasında değişiklik yapılmasını gerektirecek. Bu, öğretim personelinin çabasını artırmayacaktır: uygunsuz davranışın daha önce olduğu gibi belgelenmesi ve ebeveynlerle görüşmelerin yapılması gerekecektir.

“Daha ağır cezalara inanıyorum”

Sonuç olarak Eyalet Valisi Johanna Mikl-Leitner şunları söylüyor: “Siyasi İslam’a karşı mücadeleyi yumuşak bir eğitimle kazanamayacağız. Bu nedenle daha sert cezalara inanıyorum; bunların bir sonraki federal hükümetin şartnamelerine dahil edilmesi ve hızla uygulanması gerekiyor. Eğer bu daha yüksek cezalar, entegre olmak istemeyen ebeveynler tarafından ödenmezse, o zaman, kendi kendini atayan ahlaki koruyucular, şeriat kanununun ve yumruk kanununun ülkede geçerli olmadığını anlayana kadar sosyal yardımlar azaltılmalıdır. | ©DerVirgül