GÜNÜN KADINI: Ayşen Gruda / Sinema ve tiyatroya adanan bir ömür
Türkiye sineması ve tiyatrosunun usta ismi Ayşen Gruda dün hayatını kaybetti. Uzun bir süredir kanser tedavisi gören Gruda, 74 yaşındaydı. Ayşen Gruda Yeşilçam’da birçok filmde rol aldı.
Ayşen Gruda, Bizim Aile’nin Feride’si, Gülen Gözler’in Fikret’i, Çöpçüler Kralı’nın Hacer’i, Davaro’nun Ayşo’su, Gırgıriye’nin Sevim’i, Çiçek Abbas’ın Şükriye’si, Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü’nün Kam Ana’sıydı. Özellikle Kemal Sunal, İlyas Salman ve Şener Şen ile birlikte canlandırdığı karakterlerle hafızalara kazındı.
Ayşen Gruda hayat yolcuğuna Erman ailesinin ortanca kızı olarak 1944’te İstanbul, Yeşilköy’de başladı. İlk kez 1962’de “Kongre Eğleniyor” adlı vodvilde küçük bir hizmetçi rolünü canlandıran sanatçı, Tevfik Bilge’nin turne tiyatrosunda profesyonel olarak oyunculuğa adım attı. Ayşen Gruda, Ankara Meydan Sahnesinde tanıştığı Tiyatro Oyuncusu Yılmaz Gruda ile 1965’te evlendi. Kızları Elvan doğunca bir süre tiyatroya ara veren Gruda, 1976’da boşandıktan sonra eşinin soyadını kullanmaya devam etti. Usta sanatçı, 1977’de televizyonda yaptığı skeçlerden birinde canlandırdığı “Domates Güzeli Nahide Şerbet” karakterinin ardından “Domates Güzeli” olarak anılmaya başladı.
Usta sanatçı sanat yaşamında ‘Bizim Aile’, ‘Hanzo’, ‘Aile Şerefi’, ‘Süt Kardeşler’, ‘Çöpçüler Kralı’, ‘Gülen Gözler’, ‘İbo İle Gülşah’, ‘Avanak Apti’, ‘Davaro’, ‘Gırgıriye’, ‘Çiçek Abbas’, ‘Dolap Beygiri’, ‘Görgüsüzler’, ‘Şekerpare’, ‘Uyanıklar Dünyası’, ‘Namuslu’, ‘Hababam Sınıfı Merhaba’, ‘Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu’, ‘Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü?’, ‘Dedemin Fişi’, ‘Sevgili Komşum’ ve ‘Babamın Ceketi’ gibi filmlerde rol aldı. Gruda, 2006’da Sadri Alışık Ödülleri’nde ve 2010’da Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’nde ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ ödüllerini alırken, 2012’de ise İstanbul Film Festivalinin ‘Onur Ödülü’nün sahibi oldu.
ZOR DÖNEMLERDE SÖZÜNÜ SAKINMADI
Ayşen Gruda, aydın duruşundan hiçbir zaman ödün vermedi. Kızı Elvan Gruda son oyunu kapsamında kaleme aldığı tanıtım yazısında annesi için kullandığı ‘Başbakana: ‘Yeğenim, seni yanıltıyorlar!’ diyen… ‘Barış için dağa çıkarım!’ diyen… ‘Kadınlar, bu pedofili yasası sizin direncinizle geçmedi!’ diyen… Aldığı Altın Portakal Ödülü’nü ‘Aylan bebeğe ithaf ediyorum!’ diyen… Şu Deli Kadın: Annem!” ifadeleri aydın duruşunun özeti gibiydi.
Birçok isim iktidara yaranmak için röportajlar verirken aydın tutumunu sergilemekten geri durmamıştı. ‘Kimse baskı altında değil, bilakis herkes fazla özgür” diyen meslektaşı Hülya Koçyiğit’e ‘Sevgili Hülya, daha ne yapsınlar pardon, kamçıyla mı dövsünler bizi? Hülya Hanım bu hülyalardan bir an evvel uyansın.” sözleriyle eleştirmişti.