Sosyal Demokratlar Birliği Ludwig ile görüştü

Birlik temsilcileri, bir saati aşan görüşmenin samimi bir havada çok verimli geçtiğini belirttiler.  Avusturya Türkiye Sosyal Demokratlar Birliği temsilcileri Eyalet ve Belediye Başkanı Ludwig´e, Türkiye kökenli göçmenlerin eğitim, çalışma hayatı, ev/oturum ve vatandaşlık konularındaki sorunlarını ve çözümleri içeren bir dosya sundular. 

2020 yılı rakamlarına göre Avusturya’da 117 bin 668 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaşıyor. Avusturya vatandaşlığı alan TR göçmenlerinin sayısı ise 145.000 civarındadır. 

İyi bir yaşam standardına ulaşmanın olmazsa olmazı eğitimdir

„Bu göçmen ailelerinin çocuklarının ilk okul öncesi eğitim kurumlarında sosyalleşmesi 4 ila 5 yaş arasında çok geç başlamakta. Bu, zorunlu eğitimin başlangıcına kadar, ülkenin resmi dili olan ikinci dil ´Almancayı öğrenmek için yeterli olmamaktadır. Ek olarak, bu durumda zorunlu eğitimde gerekli metodolojik ve pedagojik gelişimde eksiklikler ortaya çıkmaktadır. Temel eğitimde oluşan açığın meslek eğitimine etkisinin olumsuz olmasından ve yüksek eğitimin önünün kapatılmasından ötürü düşük ücretli işlerde gelir dengesizliğine yol açmaktadır“diyen Serdar Erdost kurumların acilen harekete geçmesini vurguladı.

Serdar Erdost „ileri yaşlarda eğitimi olumsuz etkileyen bu faktörü ortadan kaldırabilmek için, kreşlerde ana dilde eğitimcilerin sayısının arttırılmasını ve hemen hamilelik başlayıcında ana dilde aydınlatıcı bilgilerin sunulmasını öneriyoruz“ dedi.  

5 yılda vatandaşlık

Avusturya Sosyal Demokrat Partisi’nin 2018 yılında yapılan Parti Kongresinde kabul edilen önergenin hayata geçirilmesi de Avusturya Türkiye Sosyal Demokratlar Birliği´nin talepleri arasında yer alıyor. 

Buna göre, Avusturya doğumla ebeveynlerin uyruğuna bakılmaksızın otomatikman Avusturya vatandaşlığının tanınması isteniyor. Yetişkinlik yaşına ulaşan genç, bir ebeveyni nedeniyle yabancı bir devletin ikinci vatandaşlığını alsa bile, iki vatandaşlıktan birini seçmek zorunda kalmamalı ve her iki vatandaşlığı da koruyabilmelidir. 

Erdost ve Bayraktar bu düşünceyi desteklediklerini belirtmiş olup doğumdan itibaren vatandaşlığın tanınmasına ek olarak, bekleme süresinin kısaltılmasını (şu an 10 yıl olan süre 5 yıla indirilmeli) ve vatandaşlık ediniminin maddi olarak ucuz hale getirilmesini istemişlerdir.

Demokratik yaşama katılım arttırılmalıdır

„Demokratik toplumsal sistemin temel bir unsuru olarak, siyasal sisteme siyasal katılımın ve ortak kararlılığının özel bir öneme sahip olduğunu“ vurgulayan Başkan Erdost, „bir çok göçmen on yıllardır Avusturya’da yaşıyor olmasına karşın, Avusturya siyasi seçimlerine katılımın düşük olduğunu“ gözlemlediklerini belirtmiştir.

Erdost „ancak mevcut durum bile, Avusturya’daki Türkiye kökenli göçmenlerin dil, gelenekler ve yeni yaşam tarzı gibi kimlik özelliklerinin bilinçli olarak yerel politikaya akmasına izin vermiyor, böylece belirli bir eşit karşılıklı olma görünür hale gelmiyor. Dolayısıyla Türkiye kökenli insanların siyasi hayattaki oranı gözle görülür şekilde düşük kalıyor“ dedi. 

„Bunu çözebilmek için, Türkiye kökenli göçmenlerin dili ve sesi olmak, iç görü ve onların saflarından insanlar gerektirir. Bu, onlara duygusal olarak hitap etme ve onları burada politik kurumlara taşıma potansiyeline sahiptir“ dosyada çözüm olarak dile getirilmekte.

Bir dizi analizi ve istatiksel grafikleri içeren dosya çok detaylı tutulmuş olup, içeriğinin yaşama geçirilmesi ise adım adım SPÖ´lü kurumlarla birlikte olanaklı olacaktır, denmektedir. 

Viyana Eyalet ve Belediye Başkanı Michael Ludwig dosyada yer alan konulara ve çözüm önerilerine genelde olumlu bakmış olup, çifte vatandaşlık konusunda çekincelerini dile getirmiştir.

Ludwig Türkiye kökenli özel girişimcilerin çabalarını övgüyle karşıladığını sözlerine eklemiştir. | DerVirgül